Gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Nafiz Koca ile gündemi ile görüşen DAVA Partisi İl Başkanı Murat Dağhan, Elazığ ve ülke gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Dağhan, yaptığı açıklamada, Elazığ'ın AK Parti döneminde ihmal edilen bir şehir olduğunu belirtti.
Elazığ'ın geriye gittiğini ifade eden Dağhan, "Elazığ 1980'lerde Devlet planlama teşkilatının cazibeli iller arasında gösterdiği illerden biriyken, o dönem Kahraman Maraş, Malatya gibi şehirlerle beraber anılırken, bugün Muş, Tunceli, Bingöl illeriyle beraber anılıyor.
Deprem döneminden itibaren esnaflarımızı gezdik.
Herkes hem depremle beraber hem pandemi döneminde müthiş mağdur olmuştur.
Esnafımız kan ağlıyor. Çekilen kredilerin günü gelmiştir.
Bu dönemde hiçbir yardımı olmamıştır devletin.
Devlet bu dönemde biriken SSK prim borçlarını silebilirdi, elektrik paralarını almayabilirdi. Hiçbir konuda yardımcı olunmadı." dedi.
"DEPREM KONUTLARI 100 BİN TL FAZLA"
Elazığ'da depremzedeler için yapılan konutların fiyatlarının yüksek olduğunu söyleyen Dağhan, "Bakanlar Elazığ'da iki ay kaldılar.
Gelip ihaleleri yapıp gittiler.
Onun için buraya gelmişler. Kapalı kapılar ardında ihaleler yapıldı. Elazığ'ın yaraları sarılmadı. Elazığ'ın yaraları sarılsaydı bugün deprem evlerindeki fiyatlar, çevre ve şehircilik bakanlığının resmi gazetede yayımlanan fiyatına göre, 88 metrekare bir evin fiyatı 135 Bin ila 150 Bin TL arasındaydı. Bu fiyat önce 358 Bin Liraya çekildi, bir rezidans fiyatı verildi. Arkasından müjde denilip yani ölümü gösterip sıtmaya razı gösterildi Elazığlılar.
Şuanda herkes bunun sevincini yaşıyor ama Elazığ'a bir müjde gibi sunuldu. Ama ondan sonra bu fiyatlar 240 Bin TL'ye çekildi. Biz bu konutların 100 Bin TL fazla olduğunu savunuyoruz." dedi.
"ELAZIĞ HER AÇIDAN MAĞDUR EDİLDİ"
Depremde birçok insanın hayatının heba olduğunu aktaran Murat Dağhan, "İşten çıkarmalar var. Maddi durumu çok kötü olan bir çok insan var.
Kış kapımızda. Üniversitede 40 bin öğrenci vardı. Ocak ayından beri kapalı.
40 Bin kişinin Elazığ ekonomisine katkısını hepimiz biliyorduk.
Elazığ her açıdan mağdur edildi.
Elazığ halkının yanında olmadı.
Yapılan şeyler nimet gibi sunuldu. Ama Elazığ halkının sesi çıkmadı. Üç beş tane tuzu kuru insan, bu halkı işi bilmemekle suçladı. İşini bilseydi fakir olmazdı diye bir söylem oluştu.
Biz de bundan üzüntülüyüz." ifadelerini kullandı.
"HESAP SORACAĞIZ"
Muhalefet olarak yapılan yanlışların hesabını soracaklarını belirten Dağhan, şöyle devam etti: "Net, gerçekçi, gerçekçi birimlerimizi oluşturduk.
Bu işlerin takipçisi olacağız. Bundan sonra siyasette sıcak günler başlıyor.
Kimsenin yaptığı yanına kar kalmayacak. Maalesef kim ne yaparsa yanına kar kalıyor. Kar kalmaz.
Bu adli ilahide sorulur da en azından bu süreçte kar kalıyor gibi gözüküyor.
Bunların hepsinin hesabı sorulacak. Bizim böyle bir kararlı yapımız var. Biz temiz siyasetten yanayız.
Etik siyasetten yanayız. Bizim siyasetimizde insanların inancı, fikri, dini, dili, mezhebi ne olursa olsun hiçbir önemi yok.
Önce insan diyoruz. Ama bizim için öncelikli olan insanların dürüst ve çalışkan olması.
Bu düşüncelerle ekiplerimizi oluşturduk, sahaya indik."
"ELAZIĞ DERSİNİ ALDI"
Elazığ'ın bir şeyler yapa zamanının geldiğini vurgulayan Dağhan, "Artık Elazığ için bir şeyler yapma zamanı gelmiştir.
Elazığ maalesef 18 yılda iktidar partisinden istediğini alamamıştır.
Elazığ dersini aldı.
Bundan sonraki süreçte de ders verme zamanı diyoruz. Hepimizin ayrı ayrı dertleri var ama devası var; O da Deva partisidir" dedi.
