Yaşadığımız ekonomik sıkıntı herkesin malumu…

İnsanlar kendilerini bekleyen zor günlere hazırlık için, dişinden tırnağından arttırarak biriktirdiklerini değerlendirirken, farklı seçenekler kullanıyorlar.

Kimi bu birikimlerini güvendiği bir bankada saklama gereği duyarken, kimi de eski usul yastık altı uygulamasıyla evini hala en güvenli yol olarak görüyor. Ancak artan hırsızlık vakaları evlerdeki yastık altı uygulamasını rafa kaldırdı.

Bankalar bu anlamda hala en güvenli yer olarak kabul görüyor.

Birikimlerini bankada tutanları bekleyen en büyük tehlike kuşkusuz telefon dolandırıcıları…

Son günlerde sayıları hızla artan bu dolandırıcılık sisteminin üyeleri, işlerini o kadar profesyonel bir şekilde yapıyorlar ki, ağına düşürdükleri isimleri duyunca, şaşkınlığınızı gizleyemiyorsunuz.

Prof Canan Karatay, milli futbolcu Burak Yılmaz, şarkıcı Bülent Serttaş ve Ümit Sayın bunlardan sadece birkaçı…

Son mağdurlardan biri de ünlü gazeteci Taha Akyol oldu.

Dolandırıcılara kaptırdığı para ise, 43 bin dolar. Yani yaklaşık 340 bin lira… Düşünün sadece birkaç dakikada kazanılan 340 bin lira…

İyi para değil mi?

Peki, bu dolandırıcılar nasıl oluyor da bu kadar ünlü ve entelektüel insanları da kandırabilmeyi başarabiliyorlar?

Cevap basit aslında… Çünkü çok profesyonel çalışıyorlar.

Ekip işini iyi yapıyor, hiç falso vermiyor. Mağdur hakkındaki araştırmayı da iyi yapıyorlar, sıfır hata diyebilecek kadar iyi…

Banka çalışanlarını töhmet altında bırakmak istemem ama yakalanan dolandırıcılar yaptığı itiraflarda, bazı banka çalışanları ve hatta bazı banka müdürleriyle ortak çalıştıklarını açıklamışlardı.

Peki, sistem nasıl çalışıyor? İsterseniz biraz da ondan bahsedelim:

Önce bankada yüklü hesabı olanların bilgileri, bu muhbir banka çalışanı tarafından kendilerine veriliyor.

Onlar da bu listeden bir eleme yaparak yeni bir liste oluşturuyor. Tabi bu listede özellikle kendilerine sorun çıkarmayacak olanlar seçiliyor...

Bunu da kendi deneyimlerini kullanarak yapıyorlar. Kurban seçilebilmeniz için öyle çok zengin olmanız da gerekmiyor aslında. Sadece bankada hatırı sayılır bir meblağınızın olması yeterli…

Tespit ettikleri mağdurların ayrıntılı bilgilerini yine banka çalışanından alan dolandırıcılar, vakit kaybetmeden harekete geçiyor.

Bakın size bir örnek:

“Mehmet Bey, merhabalar. Biz sizi … bankasından arıyoruz. Öncelikle görüşmelerimiz kayıt altına alınmaktadır…” (bu da ne demekse, ya da nasıl bir inandırıcılığı varsa…)

“Geçen hafta bizden bir pos cihazı talebinde bulunmuştunuz.

Genel müdürlüğümüzde yaşanan yoğunluk nedeniyle bu pos kurulumu gerçekleştirilememişti. Şimdi bu kurulumun güncellenmesi ve pos cihazınızın teslimatının yapılabilmesi için size birkaç sorum olacak.”

Gerçekten de bankadan pos cihazı talebinde bulunduğunuz için, hiç tereddüt etmeyip arayana inanıyor ve sizi yönlendirmesine izin veriyorsunuz.

“Mehmet Bey, mobil bankacılığınızı açıp bilgi güncellemesini birlikte gerçekleştirelim ki, pos cihazınızın kurulumunu teknik ekipteki arkadaşlar bir an evvel yapabilsinler.”

Diyor ve siz de tereddütsüz şifrenizi girip mobil bankacılığınızı açıyorsunuz. İşte ne oluyorsa ondan sonra oluyor. Böylelikle sizin mobil bankacılık ekranınızı görmeye başlayan dolandırıcı için sonrası çocuk oyuncağı...

Ekranı boşaltmak, sadece birkaç saniyesini alıyor. Tabi bu arada şüphelenmemeniz için sizi lafa tutup dikkatinizi dağıtmaya devam ediyor. Siz hesabın boşaltıldığını anlayana kadar, para çoktan buhar olup uçuyor.

Ekstreyi inceleyip iban numarasından hesabı bulmaya çalışırım diyorsunuz ama iban, genelde yurt dışındaki bir bankanın hesabına tanımlı olarak çıkıyor karşınıza. Yani arkasından el salla…

Bunun gibi birçok yöntem deneyen dolandırıcılar, binlerce insanın birikimlerini hiç edip sırra kadem bastılar.

Lütfen uyanık olun. Bu basit bir konu değil. Beni asla ağlarına düşüremezler demeyin.

Bazen öylesine  gafil avlanırsınız ki, bunu fark ettiğinizde iş işten geçmiş oluyor.

Çünkü örgüt, gelişen teknolojinin nimetlerini çok iyi kullanıyor.

Bu yüzden hesaplarınızı şifreleyin.

Çünkü şifreli hiçbir hesaba kolay kolay giremiyorlar.

Sosyal paylaşım hesaplarınız da dahil olmak üzere, cep telefonlarınıza girişlerinizi de şifreleyin.

Kimseye itibar etmeyin. Kişisel bilgilerinizi hele şifrenizi kimseyle paylaşmayın ve belirli aralıklarla bu şifreleri mutlaka değiştirin.

Cep telefonunuza veya bilgisayarınıza gelen bilmediğiniz linkleri de tıklamayın.

Çünkü bazı linkler şifre kırma özelliğine sahip ve linki tıkladığınız an, tüm verileriniz bu dolandırıcıların eline geçebilir.

Telefondaki konuşmalarınızı da mümkün olduğunca kısa tutun.

Anketvari sorularla sizin telefonda tutulma süreniz de bilgilerinizin başkalarının eline geçmesine zemin hazırlayabilir.

Bir anlık dikkatsizliğinizin bedeli size pahalıya mal olabilir.

Bu yüzden tedbirli ve temkinli olmak her zaman iyidir...

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol