Sabah saat 06.00 uykusuz bir gecenin sonunda Günaydın demenin sükunetini yaşıyorum.
Deprem bölgesi Elazığ.
Acılar çok taze, yıkım çok fazla, halk sokakta, hava şartları çok kötü.
Sakin olmalıyız.
Güçlü olmalıyız.
Olalım.
Kimse kızmasın, kimse saldırmasın.
Evet Kimse kızmasın, kimse saldırmasın, nasırlara basacağım, acı çok taze, yanan canların acısı, yok olan hayatların sızısı.
Bu acıyı, bu sızıyı, kaskatı yaratıklar da hissetsin, O taşlaşmış kalpler belki yumuşar diye, O nasırlaşmış kalplere dokunacağım.
Kaskatı kalpler, nasırlaşmış vicdanlar, gözünü para hırsı bürümüş zalimler.
Beklenen oldu, beklediğiniz gerçekleşti, bu sonuç sizin eseriniz, başardınız.
Fay hatları çok masum.
Fay hatları katil değil.
Siz katilsiniz.
Tarım alanlarını imara açtınız.
Balçık zeminlere yüksek binalar diktiniz.
Üç kuruş fazla kazanayım diye demirden, çimentodan çaldınız.
20 metrelik cadde ve sokaklara, sıra sıra, karşılıklı 40 metre yükseklikte binalar diktiniz.
Para hırsı ile, yeşil alanları, çocuk parklarını, toplanma alanlarını, oto parkları gasp ettiniz.
Bu rezaleti görüp, isyan edenleri terörist ilan ettiniz.
Esas terörist olan, gözü para hırsı ile kör olmuş, İmar teröristlerine ''İmar Afları, İmar Barışları'' getirdiniz.
Getirdiğiniz ''İmar Affı'' masum bedenleri idama mahkum etti.İmar barışları masum bedenlere savaş ilan etti.
Suçlu olan sadece Devlet değil.
O kahrolası, para ve servet tutkusu olan, kalbi kararmış herkes suçlu.
Bu rezalete sessiz kalan, göz yuman, destek veren herkes suçlu.
Bu suç öyle bir depremle geçiştirilecek, unutulacak, affedilecek bir suç değil.
Bu suç nesiller boyu, İnsanı, insanlığı katledecek bir suç
Evet sizler birer katilsiniz.
Bizler sakiniz,.çünkü uyarmıştık.
Dinlemediniz, bizleri yok etmeye, susturmaya çalıştınız.
Yok olan sizlersiniz, kara vicdanlarınız ile, nasırlaşmış kalpleriniz ile siz zaten yoksunuz.
Def olun bu gezegenden, bizi rahat bırakın.
İstilacı, yağmacı zalimler.
