Kalkancı yaptığı açıklamada, Hakiş Başkanı Mahmut Aslan'ın işçilerin hakkını yemekle suçlayarak, "Yıllarca sözde sendikalar tarafından yönetilen, yöneticileri ve onların çocukları zevk-i sefa içerisinde iken: yeri geldi asgari ücret bile almayan sigortası bile gösterilmeyen bazen yerin onlarca kilometresi altında can veren, bazen tepeden tırnağa parasını bile kendisinin verdiği o ağababalarının pislikleriyle uğraşan aç, umutsuz, çaresiz ne isteyeceklerine değil ne vereceklerine bakan gariban kesimler; işçiler.
Ne garip değil mi. Hakiş başkanı Sayın Mahmut Aslan üyelerine yaptığı konuşmada biz beraber sorunları çözeceğiz diyor. Haklı kendi sorunlarını işçinin üzerinden çözecekleri aşikar. Fakat yıllarca taşeron sistemine çanak tutan kadroya geçiş sürecinde hükümete Öner’i sunan, kadro yerine imtiyazlı şirket modeli öneren, Belediye ve Kitleri o modele bıraktıran binlerce masumun işten çıkarılmasına sebep olan, hatta bazı yuvaların yıkılmasına sebep olan, iki yıl boyunca da %4+4 mahkum ettiren Mahmut Aslan şimdide işçinin asıl iş koluna gözünü diken hak yiyenin genel başkanı. İş kollarının değişmesine mani olamayacak bunu başaramayacaksın. Gerçek yüzünü işçi biliyor artık. Ne kadar kurum idarecilerini kendinize çekip işçiler üzerinde mobing baskı kursanız da işçinin hakkını elinden alamayacaksınız. hak geldi batıl zayi olacak.
İşkolları değişikliği konusunda ne TÜRK-İŞ başkanının de disk başkanının ses çıkartmayışı da ayrı bir muamma. TÜRK-İŞ başkanı sayın Ergün Atalay’ın hangi konu üzerinde bizim kırmızı çizgimiz demişse o konular bir bukalemun gibi renk değiştirmiştir. Ne yazık ki dediklerinin hiçbirinin de işçi kardeşlerimin aleyhinde olduğunu işçi arkadaşlarımız görememiştir. Sırf kendi menfi çıkarlarının olması için çıkıp medya önünde bir iki cümle kurup sonra perde arkasından dönme dolapları çevirmelerini artık işçi kardeşlerimiz çok iyi biliyorlar.
Bundan sonraki süreçte artık Sendikalar işçiyi değil, İşçiler sendikaları yönetecek. Bundan böyle işçinin de bir konfederasyonu var. Sağlık işçisinin de bir sendikası ve onu savunan bir genel başkanı var. Çünkü Ülkem iş konfederasyonu ve ona bağlı olan Öz Sağlık Sen sendikası tepeden tırnağa 4/D işçisidir ve işçi sendikasıdır. Elazığ il başkanlığı olarak da “Ben değil biz olmaya geldik” diyerekten çıktığımız bu yolda,İşçinin işçiden başka dostu yoktur. Anlayışını bir kez daha vurguluyoruz." ifadelerini kullandı