Türkiye’nin faklı illerinde 30 yıl piyanistlik ve ses sanatçılığı yapan Savaş Bal, şehir hayatından uzaklaşıp, doğal yaşamı tercih etti.
Eve dönüştürdüğü barınakta yaşamını sürdüren Bal, her şeyi organik olarak kendisi ürettiğini hayatından memnun olduğunu söyledi. Uzun yıllar müzisyenlik yaptıktan sonra şehir hayatının, gürültüsünden, kalabalığından ve yoğunluğundan sıkılarak doğayla iç içe yaşamayı tercih etti.
Savaş Bal, doğada yaşamanın zor olmadığını paraya ihtiyaç duymadığını ifade etti.
“GÜZEL PROJELERDE YER ALDIM”
Müzisyenlik yaptığı yıllarda Elazığ’da gençlere yönelik projelerde yer aldığını söyleyen Bal, “30 yıl müzisyenlik yaptım. Türkiye’nin çeşitli yerlerinde genelde tatil yörelerinde müzisyen olarak çalıştım. Hem piyanistim hem ses sanatçısıyım. Çocukları, sanata çekmek için bir projem vardı. SODES projem vardı. Müzik dersi verecektim. Tabi o dönem SODES projesini hayata geçiremedik. Olmayınca bende tiyatro olarak düşündüm. Bir tiyatro ekibi kurdum. İllere turnelere çıktık. O çocukları turnelere çıkardım. Tiyatroyla ilgilenen bütün meylini sanata veren çocuklar yetişmeye başladı.
Bir festival yapalım dedik.
Bir şanstı Nejat Uygur, ismi çocukları tarafından bize verildi.
Bizde 3 yıla yakın bu tiyatro festivalini yaptık. 7 bölgeden Türkiye’nin 7 bölgesinden gelen tiyatro ekipleri Nejat Uygur sanat ödüllerini alabilmek için burada yarıştılar.
Devlet tiyatrolar genel müdürü jüri üyeleri gönderdi.
Güzel bir etkinlikti.
Fakat İnsanların birbirlerine karışı tutumu, beni şehir hayatından kopardı.
Doğada yaşamaya başladım.” dedi.
“TOPLAM 4 YIL HAYVANCILIK YAPTIM”
Savaş Bal, insanların, gürültünün az olduğu doğada bir yaşamın her zaman aklında olduğunu belirtti.
Uzun süre hayvancılıkla da uğraştığını dile getiren Bal, “Ne yapabilirim?
Nasıl böyle bir hayat yaşayabilirim? İnsanların az olduğu gürültünün az olduğu doğada bir yaşam isteğim zaten vardı.
Bu yılların vermiş olduğu gürültü, yorgunluk hep beni bu doğada yaşama bir şekilde itiyordu.
Böyle bir arayış başlayınca bende, ata topraklarımız, dededen kalma yerlerimiz var.
Geldim buraya dağ başıydı. Burada hiçbir şey yoktu.
Aldım elime keseri etrafta ne bulduysam odun parçası, sırık parçası ne bileyim işte sac.
Bir kalacak yer yaptım kendime.
Bir de kümes yapayım dedim. Birkaç tane tavuğum olsun.
En azından hem doğal beslenmiş oluruz hem de onun yumurtalarını satarak buradaki hayatımı devam ettiririm diye.
Bir müddet öyle yaptım. 1000 tane tavuğum oldu, sonra iki tane keçi alayımda sütünü sağıp içeyim, doğal yetiştireyim dedim.
Bir baktım 400 tane keçi oldu. Toplam 4 yıl hayvancılık yaptım.
Baktım zor oluyor keçileri sattım, tavukları azalttım.
Kendime yetecek kadar bıraktım, yaşamımı sürdürüyorum.” İfadelerine yer verdi.
“YAŞADIĞIM YERDE HUZURU BULUYORUM”
Savaş Bal, yaşadığı yerde huzuru bulduğunu söyledi.
Yaşadığı doğal hayatı kamerasıyla kaydederek sosyal medyada takipçileriyle paylaştığını belirten Bal, “7 yıl içerisinde toplasan 4 veya 5 gece mecburiyetten Elazığ’da merkezde kaldım.
Onun haricinde devamlı buradayım yaz kış.
Bazı ihtiyaçlarımı almak için ayda bir veya 10 günde 15 günde bir merkeze iniyorsam oda bir an önce buraya gelmek için çabalıyorum.
Buraya geldiğim zaman rahatlıyorum tamam diyorum ben evime geldim.
Tek yaşıyorum, zor değil, yani bilen için zor değil.
Hani ben bu 7 yıl içerisinde zaten burada bazı etütler yaptım kendime.
Yani doğada nasıl yaşanır, nelere ihtiyacım var, ne yapsam nasıl olur.
Sağlığını nasıl koruyabilirsin, gıdanı nasıl alabilirsin.
Ben bunları 7 yıl içerisinde hepsini tek tek not ettim.
Nasıl yaşanması gerektiğini öğrendim.
Yani ben bugün bir ağaçla rahatlıkla konuşabiliyorum.
Ben burada yaşadıklarımı anlatsam bana derler ki kafayı sıyırmış.
O yüzden anlatmıyorum, güzellikleri ben içimde yaşıyorum.
Hayvanlarla konuşuyorum.
Benim youtube kanalım var.
Gerek yaşamımdan gerekse gezdiğim yerlerden çekimler yaparak yayınlıyorum.
Tarihi yerleri gezince hem memleketimi tanıtmış oluyorum.
Hem bilinmeyen yerlere gidiyorum.
Zaten merakım var o tür şeylere, burada yaşayışımdan kesitler çekiyorum, yemek yapıyorum, yemeklerimi çekiyorum.
Takipçilerimle paylaşıyorum.
Birçok yerden arayanlar oldu yeni dostluklar kurdum.” diye konuştu.
“HERŞEYE KENDİM YAPIYORUM”
Her şeyini doğadan karşıladığını kaydeden Savaş Bal sözlerine şöyle devam etti, “ Param yok.
Olmasını da istemiyorum.
Benim burada fazla bir masrafım yok.
Çay içmiyorum, kahveye para vermiyorum, eğlenceye para vermiyorum, lokantaya para vermiyorum, doğalgaza para vermiyorum.
Ağacımı burada kesiyorum yakıyorum.
Kışlık yiyeceğimi yazdan hazırlıyorum.
Bütün kurutmalıklarımı yaş sebzelerimi dipfrize atıyorum.
Ben burada baklava açıyorum.
Gömbe yapıyorum, bumbar yapıyorum.
Her şeyi burada yapıyorum.
İki tane oğlum var. İkisi de çok şükür çalışıyorlar.
Onlarda zaten baba sen istediğin gibi orada devam et diyorlar.
Yaşamım şimdilik böyle sürüyor.”
