Karakuş, depremin yıldönümü münasebetiyle yaptığı açıklamada, şu ifadelere yer verdi:
"YARDIMLAR SİYASİ OLDUĞU GEREKÇESİYLE GERİ İADE EDİLMİŞTİR"
"Türkiye'nin dört bir yanından yapılan ayni-nakdi yardımlar halen belirsizliğini koruyor bununla birlikte diğer siyasi partiler tarafından yapılmak istenen yardımlara "Yardım yapılacaksa biz yaparız" diyerek yardımların Siyasi olduğu gerekçesiyle geri iade edilmiştir.
Deprem konutları yapılması aşamasında ise TOKİ ve ilgili bakanlıklar bunu fırsat pastası olarak görüp tabiri caizse çullarını buraya sererek bu pastadan Karadenizli yandaş firmalara vatandaşa yüksek fiyatlı konutlar yaparak ihale edilmiştir oysa 8-10 kat konut yapılarak vatandaşa bedelsiz olarak verilmesi gerekirken 4-5 katta ısrar edilmesi ve Elazığ'ın sosyal ve kültürel aile yapısına uymayan küçük metrekare evler yapılmıştır TOKİ'nin ev yaptığı yerlerde sosyal yaşam alanları Cami,Okul, Market, Fırın ve ticari işyerlerinin olmaması,her yönüyle maalesef vatandaşa zulüm ve hezimetle sonuçlanmıştır."
"ELAZIĞLI VATANDAŞLAR BU SÜREÇTE MAĞDUR EDİLDİ"
İktidarın Vatandaş ve Esnafımıza yaptığı Sosyal yardımların "Sahipsiz, yetim ve öksüz evlat" muamelesinin bir örneğidir. Giresun’da sel baskınında oradaki esnafa 50 bin TL karşılıksız kredi verilirken İzmir’de depremzede esnafa 50 bin TL karşılıksız hibe verildi. Sahipsiz Elazığ’da ise kredi olarak verildi ve 2 bin 500 TL’si hibe edilmiştir. Depremin olumlu fırsata çevrilmesi gereken bir diğer proje ise orduevi ve lojmanlarının Harput yolu üzerindeki askeri hastanenin olduğu alana taşınması mevcut Orduevinin ve lojmanlarının yerine ise o bölgede yaşayan insanların gezi ve dinlenmeleri için sosyal alan parkı yapılarak şehrin nefes alması sağlanmalıydı. Tabi bir yıllık deprem mesaisinde bütün projelerin yapılabilmesi yada yapılamaması Elazığlı vatandaşların bu süreçte mağdur edilmesi ve beklentilerinin üzerinde bir hayal kırıklığı yaşaması tüm bunlara sebep olan günahıyla sevabıyla sorumluluk sahibi tabiki yerelde ve genelde seçilmiş, atanmış olan siyasi ve bürokratların üzerindedir. İlimizin sorunlarını, değer ve dinamiklerini vatandaşlarımızın talep ve ihtiyaçlarını yukarıya kabul ettirilememesi,anlatılamaması, ağırlıklarının ortaya koyulamaması ve Elazığ depreminden sonra imar konusunun Ankara'da yönetilmesi son zamanlarda vatandaşlarımızın tabiriyle "Sahipsiz Elazığ" olarak adlandırılmıştır. Tabi Elazığ bunu da atlattı atlatacak. Yaralarını kendisi sardı saracak ama yarın ortaya sandık konduğunda siyasi şovların kimin yaptığını sözde milletin vekillerine hatırlatacak. Vatandaş olarak soğuğu elbet atlatacağız ama yediğimiz ayazı asla unutmayacağız."
