Elazığ Bünyamin Eroğlu Kültür ve Kongre Merkezinde 2025 Aile Yılı olması münasebetiyle bir program düzenlendi.
ETKİNLİĞE YOĞUN İLGİ
Düzenlen etkinliğe Elazığ Valisi Numan Hatipoğlu, Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Ömer Faruk Ergün, Elazığ Kent Konseyi Başkanı Nafiz Koca, STK İl Temsilcileri, Kamu Kurum ve Kuruluşların yetkilileri ve çok sayıda davetli katıldı.
Program Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayarak, açılış konuşmalarıyla devam etti.
Programın açılış konuşmasını yapan Elazığ Valisi Numan Hatipoğlu, ailenin; üzerinde ihtimam gösterilmesi gereken, milletin ve toplumun en değerli, en önemli yapılarından biri olduğunu belirtti.
2025 Aile Yılı olması münasebetiyle çeşitli çalışmalar gerçekleştirdiklerini söyleyen Vali Hatipoğlu, aile olmanın önemine vurgu yaptı.
“DOĞUM ORANLARI DÜŞÜYOR”
Hatipoğlu, git gide doğum oranlarının düştüğünü, bu sebeple yeni stratejiler ve eylem planlarının gerçekleşmesi gerektiğini belirterek, konuşmasında şunları dile getirdi:
“BAŞARILI ÇALIŞMALARA İMZA ATTIK”
“Bu son 22 yıl içerisinde özellikle engellilerimize dönük olarak, korunması gereken çocuklarımıza devlet olarak, yaptığımız icraatlar açıkçası Muhasir Medeniyetler seviyesinin adeta üzerine çıkartmıştır diyebilirim. Yeterli mi? Değil. Daha iyisi de olacak inşallah diye umut ediyorum. Ama engelli, özel gereksinimli bireylerimize dönük olarak yaptığımız çalışmalarla geçmiş çocuk yuvalarının yerine ikame ettiğimiz sevgi evleri, çocuk evleriyle zihniyet devrimini toplumda özellikle aileleri engelli aileleri olan çocukları olan ailelerde gerçekleştirdik. Bu büyük bir başarıdır diye ifade ediyorum .
“EN BÜYÜK DEVRİMİ ZİHİNLERDE YAPTIK”
Daha da önce ifade etmiştim. En büyük devrimi zihniyetlerde yaptık. Çocuklarını adeta utanarak ortaya çıkartmayan aileler, engelli bireylerini gizleyen ailelerimiz; şimdi alışveriş merkezlerinde, lokantalar da o güzelim çocuklarımızla birlikte sosyalleşiyorlar. Bu bizim için en büyük iftihar kaynaklarından birisi.
“HUZUREVLERİMİZİN YAPISINI HER GEÇEN GÜN İYİLEŞTİRİYORUZ”
Herhalde Sayın Cumhurbaşkanımızın ülkemizdeki en muazzam hayır dua alan hizmetlerinin en başında gelmekte bu anlamda ben de bir idareci olarak 31-32 yılını yaklaşık devirmiş birisi olarak bu ülkede yaşanan bu devrimi sizlerle paylaşmak istedim. Diğer yandan huzurevlerimizin yapısını her geçen gün daha iyi hale getiriyoruz. Daha yaşanılır hale getiriyoruz. Yine ilimizde de bununla ilgili olarak bazı hedeflerimiz var gerçekleştirmeyi yürekten dilediğim. Bu anlamda da daha güzel hususlara ulaşmış olacağız.
“ZİHNİYET DEĞİŞİMLERİNE İHTİYAÇ VAR”
Tabi dünya değişiyor, dünyanın değişmesiyle beraber en önemli sıkıntı aile yani çekirdek aile dediğimiz yapıda görünüyor. Bu anlamda gençlerimizin yaklaşımının bakışının bakış açısının aynı zamanda evlilik öncesi adeta hazırlanması gerekiyor. Bizim bununla ilgili olarak da çalışmalarımız var. Bu anlamda da bazı zihniyet değişikliklerine ihtiyacımız var.
“HER ŞARTTA BİRBİRLERİNE SAHİP ÇIKIYORLAR”
Türk toplumunu batılı toplumlardan batılı ülkelerden ayıran çok temel özellikler var. Bunlardan biriside her ne şartlarda olursa olsun çocuklarına bireylerine sahip çıkan yani 3 kuşak birbirleriyle irtibatlarını ilişkilerini hatta bazen 4 kuşağada çıkabiliyor. Devam ettirebilmiş olması bu bizim milletimizi en güçlü yapan özelliklerden birisi biz de hem Elazığ’da hemde ülkemizde bunu daha güçlü kılabilmek için gayret göstereceğiz.
“AİLE EN TEMEL DAYANAK”
Aile ekonomik zorlukların üstesinden gelmek için en temel dayanak oluyor. Sosyal sorunların üstesinden gelmek için en temel dayanak oluyor. Ufak anlaşmazlıkların giderilmesi için en temel dayanak oluyor.
“BEYAZ EV PROJESİ TÜRKİYE’DE BİR İLK”
Bu anlamda biz de bu yapının çok daha sağlıklı çok daha iyi olmasu için elimizden geleni yapacağız. İşte eşimin yine yürüttüğü Beyaz Ev Projesi'yle aile içi şiddetle ilgili olarak Türkiye'de bir ilk olarak faillerini de yani şiddet uygulayıcılarının da aynı zamanda bir sosyal destekten istifade etmeleri ve hayata bakışlarının değiştirilmesi hedefleniyor. Umuyorum ki; bu projede ülke için örnek olacak projelerden birisi haline gelecektir . Ben bu programın hayırlara vesile olmasını diliyor hepinize iyi akşamlar diliyorum” dedi.
Çocuk Evleri Sitesi Müdürlüğü Halk Oyunları ekibinin sunduğu gösteriyor etkinlik renkli görüntülere sahne olurken, katılımcıların beğenisini kazandı.
“AİLENİN HERKES ÜZERİNE TİTRER”
Uzman Eğitimci Ziya Polattaş, Aile konulu söyleşisiyle dikkat çekerken, ailenin, yuvanın ve evlilik kurumunun her çağda, her dönemde herkesin üzerine titrediği, önemsediği toplumun en küçük çekirdeği olduğunu vurguladı.
“AİLE; BİR HAYAT OKULUDUR”
Polattaş, toplumların sağladığı, ailelerin birbirileriyle aralarındaki bağın kuvvetlenmesinden kaynaklandığını ifade ederek, ailenin bir hayat okulu olduğunun altını çizdi.
İnsanların hayat ile tanışması aile ile başladığını söyleyen Uzman Eğitici Ziya Polattaş, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“AİLE BAĞLARI NE KADAR GÜÇLÜ OLURSA TOPLUMSAL BAĞLAR DA O KADAR GÜÇLÜ OLUR”
“İnsanlar hayatın geri kalanı da bir şekilde bu tanışıklıklar üzerinden yürütür.insanların yaşadığı hayatın temel kodlarını insanlar ailede bulmak mümkündür.Aileler ne kadar önemli olursa ne kadar bağlar güçlü olursa toplumsal bağlarımız da o kadar güçlü olur.
AİLELERE YAPILAN YAPTIRIMLAR, TOPLUMLARA YAPILAN YAPTIRIMI YANSITIR”“
Aslında ailelere yapılan yatırımlar toplumlara yapılan yatırımı yansıtır.Ailenin aile içerisinde çocuklarımıza yapmış olduğumuz yatırım onlara sevgiyi, merhameti, güzelliği, doğruluğu, dürüstlüğü, adaleti ve birçok güzel değeri kavrattığımız sürece aslında bunun toplumda yansımaları olacaktır.Keza anne ve babanın kendi aralarındaki bağın güçlü olması toplumsal bağın ve güçlü olmasına da yansıyacaktır.
“AİLELER BİRBİRLERİNE DENKLİK ESASIYLA BAĞLANMALIDIR”
İşte bu anlamda toplumun temel nüves çekirdeği olan ailede yapacağımız her yatırımı önemsememiz gerekir.İşte bu anlamda ailenin bütün fertlerinin birbirlerini iyi tanıması birbirlerine denklik esasıyla bağlı olması gerekir. Öncelikle kültürümüzde Allah'ın emri peygamberin kavliyle başlayan bu sözleşmenin geri sürecinde aynı değerleri aynı inancı devam ettirmemiz gerekir. Biz sürekli konuşurken muhabbet ederken hep olumsuz aile tiplerinden ailelerdeki sorunlardan boşanmalardan bahsederiz” diye konuştu.
“KÖTÜ AİLE ÖRNEKLERİNİ BİR TARAFA BIRAKALIM”
Polattaş, konuşmasında birbirleriyle muhabbet bağıyla bağlı bir ömrü bir yastıkta geçiren nice aile örneklerinin de olduğunu belirterek, toplumsal sorun olarak görülen ayrılıkları, boşanmaları benzeri kötü örneklerin bir tarafa bırakılarak iyi örneklerin ortaya çıkarılması gerektiğine vurgu yaptı.
“NEYİ DİLLENDİRİRSEK, HAYATIMIZDA ONU ÇOĞALTIRIZ”
“Neyi dillendirirsek hayatlarımızda onu bir o kadar çoğaltmış oluruz” diyen Ziya Polattaş,
muhabbetli birini, seven, kucaklayan, birbirine değer veren evliliklere yönümüzü çevirmemiz gerektiğini ifade etti.
Polattaş, öncelikle eşlerin kendilerini tanıması ve anlaması gerektiğinin altını çizerek, konuşmasına şöyle devam etti:
“EŞLER BİRBİRİNE ZAMAN AYIRMAMAKTA”
“Bugün değişen yarşam tarzının sonucu olarak eşler birbirine kıymetli zamanlarını ayırmamakta.Çağın ve modernizmin beraberinde getirmiş olduğu sorunlardan dolayı zamanın büyük bir bölümünü dışarıda geçiren iş ortamında veya arkadaş çevresiyle geçiren insanlar evlerin içerisinde eşlerine zaman ayırmamakta, onlara sanki böyle bilgisayarın internetin akıllı telefonun veya sosyal medyanın cazibesine kapılarak birbirlerine yabancı iki insan gibi durmakta olduklarını görüyoruz.
“EVLİLİK BİR HAYATI PAYLAŞMAKTIR”
Evlilik; sadece bir evi değil bir hayatı paylaşmaktır. Eşlerin birbirlerinin kişiliğine saygılı olması düşüncelerine değer vermesi gerekir Aileyi ilgilendiren her konuda birlikte karar almak samimiyet ve dürüstlüğün bir göstergesidir eşlerin birbirlerinin hassasiyetlerini bilip o hassasiyet göstermeleri gereken konulara konular üstünde birbirlerini yaralamamaları birbirlerini tahkir etmemeleri birbirlerini küçüksememeleri birbirlerini yadırgamamaları gerekir.
“KALP YÜCE ALLAH’IN NAZARGAHIDIR”
Hakeza eşler birbirlerinin şahsiyetine değer verip birbirlerine saygı gösterdikleri sürece hem kendilerine hemde yüce Allah'a karşı saygılarını ifade etmiş olurlar. Çünkü kalp Yüce Allah'ın Nazargahıdır. Kalbin banisi Allah'tır. Ama Kabe'nin banisi bir peygamberdir bir insandır bir insanın kalbini kırmak bin kez kabe'yi yıkmaktan daha kötüdür bu vesileyle aileler arasında eşler birbirlerine karşı üstünlük yarışına girişmemeli” ifadelerini kullandı.
