Her ölüm bir kayıp, her ölüm erkendir. Ama seccade üzerinde namaza durmuş bir şekilde verilmiş son nefes çok daha acı, tahammül edilmesi çok daha zordur...

Kendi halinde sıradan bir adamdı o...
43 yaşında, üniversite mezunu, bilgili biriydi. Daha da önemlisi din konusunda kendini yetiştirmiş gerçek bir alimdi.
Aslında bizden biriydi. Derdi çok para kazanmak, meşhur olmak değildi. Derdi Allah'ın dinini bu dini bilmeyenlere elinden geldiğince Allah rızası için anlatmaktı.

Soğuk havaya rağmen Ulu Cami'de bu dinin doğrularını kendine has usullerle anlatmaya çalışıyordu.
Üslubu ve iyi niyeti o kadar çok sevildi ki, sohbetini bir dinleyen bir daha dinlemek için bir sonraki gün aynı yere bir daha geliyordu.

Ben de Ulu Cami'de bu sohbetlerinden birini dinleme fırsatı bulmuş ve kendisini çok sevmiştim.
Son derece naif, hoş görülü daha da önemlisi oldukça donanımlı biriydi. Belki de esas sorun olan tarafı da din konusundaki bu engin donanımıydı.

Bu sebeple bazı çevreler onu nedense hiç sevmediler. Kendilerini hoca olarak tanımlayan bazı sözde şarlatanlar onu hedef gösterip hakkında olur olmaz şeyler söylediler.
Bu durum Ramazan Hocayı yolundan alıkoymadığı gibi, halk nezdindeki sempatisini daha da arttırdı.
Dayatmacı değildi ki, bence en önemli özelliği de buydu.

"Siz neden imamların arkasından namaz kılmıyorsunuz" sorusunu bakın nasıl cevaplıyordu:
"İmamlar maaşla çalışan devlet memurlarıdır. Kılanlara saygım var ama ben kişisel olarak bunu doğru bulmuyorum. Kılanlara da neden kılıyorsunuz demem, diyemem..."

Yine bir söyleşide:
"Peygamberimizi gördüğü için titreyen bir sahabeye, efendimiz kızıyor ve ben ilah değilim diyor."
Bunu dediği için Peygamberimizi değersizleştirdiği suçlamasıyla gelenekçi anlayış tarafından acımasız eleştirilere maruz kalmıştı.

Kendi doğrularına bence diyebiliyordu. Ben böyle düşünüyorum demek de hiçbir hocanın dini argümanında yer almaz.

Bazı iddialar için açıklama yaparken "eğer doğruysa" diye mutlaka belirtme ihtiyacı duyuyordu ve doğrusunu ancak Allah bilir diye de mutlaka ilave ediyordu. Hassasiyeti böylesine naif olan biri, bir başkasına zarar verebilir mi sizce?

Behlul-i Dane Hz:
"Dün üzerinde gezindiğim çimenler bugün üzerimde bitti.
Ey yolcu! Bil ki, bu topraklar günahlardan başka her şeyi örter" demişti.
Bu topraklar kimleri örtmedi ki, elbette Ramazan Hocayı şehit eden bu zalimi de bir gün örtecek. Ama milyonlarca insanın elleri kıyamete kadar yakanda olacak ve bu 'ah' seni hem bu dünyada hem de ahirette hiç yalnız bırakmayacak, bilesin...
Rabbim rahmet eylesin...

 

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol