İletişimde yakın ilişkilerin kalitesi, uzun ömürlü ve mutluluğun en büyük göstergesi kabul edilmektedir. Kaliteli samimi ilişkiler, daha az psikolojik sorun yanında daha iyi benlik algısıyla barışık olmayla ilişkilidir. Yine bunun karşısında iletişimde kalitesiz yakın ilişkiler ve ayrılıklar genellikle (kişiye göre değişir) öfke, üzüntü, psikolojik sıkıntı ve depresyon gibi daha az iyi olma hali ile ilişkilendirilmektedir. İletişimde, sosyal medya ve teknoloji kullanımında sosyal ağlarımız, kişilerarası iletişim kurmada etkileşimi genişletmektedir. Sosyal ağlarla birlikte, hem iletişim biçimi boyut değiştirmekte hem ilişkiler dijital ortamlara taşınması ve dijital teknolojilerin (sosyal ağların) artan kullanımı, iletişim kurmada bağlantılarda toplumsal ve duygusal anlamda daha az derinlik, artan yalnızlık ve yaşamdan daha az tatmini doğurma süreç izlencesi denilebilir. Ekmek kırıntısı ve hayalet gibi eylemlerin artması, bunlara maruz kalanlarda yalnızlık, umutsuzluk ve yaşamsal zevksizlik duygularında çökkünlüğü artırabilir.
“Hayalet”, denilince, çocukluğumuzda izlediğimiz çizgi film kahramanı, iyi yürekli “Sevimli Hayalet Casper” (Casper the Friendly Ghost) karakteri de gelebilir. Casper, amcalarıyla birlikte maceralara atılır. Cambridge Sözlüğü’ne göre, hayalet “biriyle tüm iletişimi keserek aniden bir ilişkiyi bitirmenin bir yolu” anlamına gelmektedir. Ghost kelimesi ise İngilizce hayalet demektir. Sosyal ağların çoklu iletişim kurma biçimlerinin artışıyla birlikte Psikoloji Biliminde Ghosting kavramı, yakın ilişkilerde ve kişilerarası iletişim kurmada etkileşim alanının uzaklığının yakınlaşma sorunsalı ele alınmaktadır. Ghosting “bir veya birden fazla teknolojik araçlar aracılığıyla yaygın olarak uygulanan (aniden veya kademeli olarak) ilişkinin çözülmesine neden olan bireye/kişilere tek taraflı erişim” anlamına gelir. Ghosting, örneğin telefon aramalarına veya metin mesajlarına yanıt vermemek, ortakları artık takip etmemek veya sosyal ağ platformlarında ortakları engellememek gibi bir veya daha fazla teknolojik yolla gerçekleşir. Gölgelenme, hayalet eş ne olduğunu hemen bilmeden, partnerin iletişim eksikliğinin ne anlama geldiğini anlamak ve yönetmekle baş başa kaldığı ve ilişkiyi kapatamadığı olduğu sürece, diğer ilişki çözme stratejilerinden farklıdır.
Dijital sosyal medya ilişkileri sürdürmek veya sona erdirmek için çevrimiçi stratejilerin zararlı sonuçları hakkında uyarıda bulunan psikologlar ve sosyologlar tarafından farklı görüşler belirtmektedir. Psikoloji Biliminde Sherry Turkle, The Huffington Post’a verdiği bir röportajında, “hayaletlenmenin” ciddi sonuçları olduğunu ifade etmektedir. Ötekinin, diğerini görmezden gelinebilecekmiş gibi davranıldığında, bunun iyi olduğunu düşünmeye başlayabilme, duyguları olmayan insanlar gibi davranmanın tehlikesine vurgu yapmakta ve bu nedenle empati yapma yeteneğinin kaybolmaya başladığını savunmaktadır. Etkileşimdeki kişilerin paradoksal anlamda kişisel memnuniyet yerine hayal kırıklığı yaratabileceğini belirtmektedir.
Gazeteci Samantha Swantek’e göre hayalet kelimesinin kullanımını, bi nevi kimlik gölgelenmesi, sosyal medyadaki iletişim ağlarındaki insanları ise küçük kuşlara benzetmektedir. Hayalet, küçük kuşlara ekmek kırıntısı atılması sonucu kafese alınması gibidir. “Ekmek Kırıntısı ve Yeni Hayaletler Vahşidir” başlıklı makalesinde, gerçekçi bir bağlantı arıyorsanız, küçük kuşlara atılan ekmek kırıntılarının özellikle çileden çıkarıcı olabileceği üzerine düşüncesini dile getirmektedir. Ekmek kırıntıları, kuşaların zamanını boşa harcatmaktadır ve gerçek olarak algılanan etkileşimde bulunulan ilişkiye yanlışlık ve yanlızlık duygusu katmakta olduğunu iddia etmiştir. Hayalet yani Goshting uygulama tutumunda, kuşlara atılan ekmek kırıntı/larının mağduriyetini yaşayan dijital köyün sakinleri psikolojik bağıntıları açık biçimde incelenebilmiş değil. Ama, bu dijital köyün taktik tutumlarının kişilerarası etkileşimlerde, iletişim kurmada sosyal medyada kullanıcı olan bireylerin ötekilere güvensizlikleri güçlendirebileceği ve gelecekteki duygusal ilişkilerini etkilenebileceğini düşünürsek, hayalet ve ekmek kırıntısı mağduriyeti yaşayan kuşların olumsuz psikolojik ilişkiler de dışlanma duygusu yaşayabilecekleri de varsayılabilir.
Dışlanma, bir kişi veya grup tarafından sosyal ağlarda arkadaşlık, aile, işyeri ve kişilerarası iletişim gibi birden fazla bağlamlarda kişide görmezden gelinmeyi de içerebilir. Dışlanma, ait olma, benlik saygısı, kontrol ve anlamlı varoluş gibi temel ihtiyaçları tehdit eder ve sonuç olarak yalnızlığı, depresif ruh halini, hüsranı, kaygıyı ve çaresizliği artırabilir. Yapılan çalışmalarda, sosyal ağlar üzerinden görmezden gelinmenin (siberostrasizm) psikolojik sıkıntı, duygusal düzensizlik, yalnızlık, üzüntü ve kaygı ile ilişkili olduğu kabul edilmektedir.
