Öne Çıkanlar işte son sayılar! Bizmişen TOKİ Konutlarında İncelemelerde Bulundu nüfüs müdürlükleri Türkiye Futbol Federasyonu PTTDEN 182. MÜŞTERİYE

Bu haber kez okundu.

"Diyarbakır, İslam Dünyasının Gözbebeği Olan Şehirlerinden Biridir"

Koca, yaptığı açıklamada, "Anadolu Gençlik Derneği olarak her yıl 27 Mayıs’ta ya da yakın bir tarihte kutladığımız Diyarbakır’ın Fethi Programını salgın nedeniyle bu yıl sanal ortama taşımak zorunda kaldık.

Derneğimizin ev sahipliğinde ülkemiz insanını Diyarbakır’ımızda misafir edememenin üzüntüsünü yaşıyoruz.

Dualarımız, tüm dünyanın ve ülkemizin bu süreci biran evvel atlamasına dairdir.

 Diyarbakır, Mekke gibi, Medine gibi, Kudüs gibi, İstanbul gibi İslam dünyasının gözbebeği olan şehirlerinden biridir.

Diyarbakır, peygamberler, sahabiler ve erdemli insanlar şehridir.

Hazreti Zülküf, Hazreti Elyesa, Nebi Zennun (Hazreti Yunus), Nebi Melak, Hazreti Danyal, kabirleri Diyarbakır’da olan peygamberlerdir.

Hazreti Yunus ve Hazreti Zülküf peygamberlerin makamları da yine bu bölgededir. Yine beş yüzden fazla sahabi efendimiz Diyarbakır’da metfundur.

Bilindiği üzere Diyarbakır, Mekke’nin Fethi’nin üzerinden on yıl geçmeden İslam toprağı olmuş bir şehrimizdir. deneyimini yaşayıp 7/24 arayabileceğiniz i Azgın Kadınları tanıyın.

Diyarbakır, Bizans yönetimindeyken, 639 yılında, Hazreti Ömer (ra) döneminde, İyaz bin Ganem komutasında fethedilmiştir." dedi. 

"1381 YILDIR EZANLAR HİÇ SUSMAMIŞTIR"

Diyarbakır’ın Fethinin, Selçuklu Hükümdarı Sultan Alparslan’ın Anadolu’ya girişinden 432, Osmanlı Padişahı Fatih Sultan Muhammed’in İstanbul’u fethinden 814 yıl önce gerçekleştiğini aktaran Koca, şunları kaydetti:

 "Bu fethin ardından 1381 yıl geçmiştir ve Diyarbakır’da, Diyarbakır’ın Ulu Cami’sinde 1381 yıldır ezanlar hiç susmamıştır.

Hendek Savaşı esnasında Efendimiz (sas)’in verdiği fetih müjdesi, Halife Hazreti Ömer bin Hattab’ın kutlu emri, Sahabe Halid bin Velid’in kılıcı ve Süleyman bin Halid’in şehadeti surları aşıp Diyarbakır’a ulaşmıştır.

Diyarbakır’ın Fethi, Anadolu’nun İslamlaşması, İstanbul’un alınması ve İslam’ın Avrupa’ya taşınması yolunda çok önemli bir hamledir.

Anadolu’nun İslamlaşmasını Diyarbakır’ın Fethinden başlatmayan resmi tarih tezi kabul edilebilir değildir.

Anadolu’da ve Avrupa’da İslam tarihini bu bölgeden başlatmayan her söz eksiktir.

Diyarbakır’ın Fethi’ni, Mekke’nin Fethi’nden, Kudüs’ün Fethi’nden ayrı gören her söz de eksiktir. Diyarbakır’ın Fethi’ndeki inanç, Eyüp el-Ensari’yi İstanbul surları önüne taşıyan inançtır.

Diyarbakır’ın Fethi’ndeki inanç, Sultan Selahaddin el-Kürdi’ye Kudüs’ü Haçlıların elinden geri alma gayretini veren inançtır.

Diyarbakır’ın Fethi’ndeki ruh, Fatih Sultan Muhammed’e İstanbul’un Fethi aşkını veren inançtır.

Anadolu Gençlik Derneği Mensupları olarak bizler de İslam kardeşliğinin gereğini yapmanın gayretindeyiz.

Biz inanıyoruz ki Saraybosna İstanbul’dan, İstanbul Diyarbakır’dan, Diyarbakır Bağdat’tan, Bağdat Şam’dan, Şam Kudüs’ten ve Kudüs Mekke’den kopartılamaz. Yine biz Anadolu Gençlik Derneği mensupları olarak yağan yağmurun herkesi ıslattığının ve bulutların arasından çıkan güneşin herkesi ısıttığının farkındayız.

Bu bağlamda bu coğrafyanın bir yapı harcı olarak gördüğümüz sahabiler şehri Diyarbakır’ın Fethi’ni kutlamayı, pandemi koşullarında dahi kendimize bir görev biliyoruz. Bu ülkenin geleceğini kardeşlikte gören herkesin yolunun salgın bitiminde Diyarbakır’a düşeceğine inanıyoruz. Süreçte vefat eden tüm kardeşlerimize Cenabı Allah’tan tekrar rahmet, yakınlarına sabırlar diliyoruz.

Cenabı Hak, hepimize inşirah versin.


 

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol