Kamu Denetleme Kurumu bir heyetle Elazığ’da idi.

Heyetin başında Ombudsman Sayın Şeref Malkoç vardı.

Böyle bir etkinliği yapacaklarını günler öncesinden planlamışlar programa katılacakları programın yapılacağı güne kadar arayarak anlık bilgilendirmişlerdi.

Yapılacak etkinliğin ciddiyeti başından belliydi.

Zira en ufak bir değişiklik bile anında kısa SMS’lerle bildiriliyordu.

Basın ile yapılacak olan kahvaltının saati ilk önce 08:30 olarak bildirilmiş programa bir gün kala ise yapılan değişikliği kısa SMS yoluyla hatırlatarak 09:00 olarak güncellemişlerdi.

Arada yarım saatlik bir zaman farkı vardı ve biz gazeteciler bu tür gecikmelere alışıktık.

KDK görevlileri neden zahmete girip o kadar insana yeniden ulaştılar ki?

Kurumun kurumsal ciddiyeti bunu gerektiriyordu çünkü.

Her ne kadar biz, kurumların bu titizliklerine alışık olmasak da takdire şayan bir davranıştı.

Saat 09’a 3 kala program başladı. 

10:05’te Üniversite gençliği ile bir araya geleceklerdi, aynı titizliği orada da gördük mutlu olduk.

Bir gün sonrasında şehrin diğer dinamikleri ile saat 13:00’e randevu verilmişti.

Ne yazık ki misafirlerimiz yine Elazığlılardan önce salonda yerlerini almıştı.

Düşünebiliyor musunuz normal olması gereken davranışlara oldu diye seviniyor, mutlu oluyoruz.

Sebebi kurum veya kurum yöneticilerinin insanları ciddiye almayıp zaman konusunda gayri ciddi yaklaşımları.

Kamu Denetleme Kurumu Başkanı Sayın Şeref Malkoç’un Elazığ ziyaretleri birçok anlamda anlamlı oldu ama bana göre en anlamlı yanı zamanı çok iyi yönetmeleriydi.

Bu ziyaretten bir kez daha anladık ki; zamanı yönetmesini bilen her şeyi yönetebilir.

Şehri de başında bulunduğu kurumları da…

Sayın Malkoç’un siyasetteki başarısı da, tepesinde bulunduğu kurumdaki başarısı da bence zamanı yönetmesinde gizli.

Biz birkaç kişi bir araya gelip şehrin sorunlarını tartıştığımızda en büyük sorunun şehirde yönetim sorunu olduğuna karar veririz.

Sayın Malkoç Elazığ’dan ayrıldıktan bir gün sonra yıllardan beridir çözülmesini beklediğimiz ve bu yıl çözülen Öğretmenevinin açılış programı vardı.

Saat 14:30’da kurdele kesilecekti.

Ne yazık ki; açılışı yapacak olanlar yaklaşık 45 dakika sonra teşrif buyurdular.

Haber yapmak için açılışı bekleyen gazeteciler bir saate yakın yağmurun altında memleket-i ekabiri beklemek zorunda kaldı.

Ve bir kez daha anladık ki zamanı yönetmek şehri yönetmekten zormuş.

Ve yine bir kez daha anladık ki Sayın Şeref Malkoç’un zaman titizliğinden bizimkiler kendilerine küçücük bir pay bile çıkarmamışlar ya da çıkaramamışlar.

Hal böyle olunca da ortaya saldım çayıra mevlam kayıra felsefesine kurban verilmiş bir kent çıkıyor.

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol