24 Ocak 2021 akşamı takriben saat 21.15 civarı… cep telefonla yakın bir dostum arıyor. Bu arada ekranda onlarca aramaları görüyorum. Abi, Elazığ’da sizde ölen, yaralı olan, hasar var mı/ Anlamadım! Abi Elâzığ’da 6,8 şiddetinde büyük bir deprem oldu ya! Haberin yok mu?
Sadece bir yârim değil; Anam, babam, kardeşlerim, akrabalarım, komşularım, arkadaşlarım, dostlarım…var içinde…
Babamın telefonunu aradım; karşımda Kız Kardeşim titrek ve ağlayan bir sesle deprem olduğunu evi, binayı terk edip battaniyelerle dışarı çıktıklarını ve arabaya doğru gittiklerini, diğer kız kardeşimle birlikte olduklarını söyledi. Dua merkezim Anamın feryatları, telefonda gelen bağrışmalar, ambulans sesleri!
Daha sonra Abimi, akrabalarımı, yakınlarımı aradım…
Elazığ’ım, Keban’ım, Köyü’m, Harput’um, memleketim, geçmişim, kadirşinas şehrim, Şehrul- Azizim; memleketim Sana ne oldu böyle?
Bir yandan telefonla görüşüyorum diğer yandan eve varmak için bitmeyen birkaç yüz metre…
Eve vardım ve televizyonlarda yürek burkan manzaralar.
Deprem 6.8, mi daha mı büyü?
Deprem yurt içinde ve yurt dışında birçok yerde de hissedilmiş!
Yürek yakan manzaralar giderek artan ölü ve yaralı sayıları, enkaz altında kalan bedenler, yıkılan binalar, iş yerleri, yok olan hakikatler, umutlar, hayaller…
Günün karanlığı ve yılın en soğuk mevsimi, belki de ayı…
Enkaz altında kimse yok mu? Feryadına sesime doğru gel ses ve görüntüsü hiç aklımdan gitmeyecek gibi!
Bu kadar büyük bir depremde Elazığ’da 41 kişi ölmüş, yedi yüz civarı yaralı olmuş,
AFAD'ın son açıklamalarına göre toplamda 76 bina yıkılırken ilk tespitlere göre; 645 binada ağır, 409 binada ise hafif ve orta hasar var, 12 bina ise acil yıkılacak durumda olduğu açıklandı.
41 kişi öldü, ama otuz beş bin civarında ev yıkıldı.
Yıkılan sadece ev mi?
Ocaklar, insanlar, aileler, hayat, insanlık yıkıldı ve felç oldu.
Bu arada depremde Malatya’da dört, Kahramanmaraş, Diyarbakır ve Adıyaman’da da bir kişi ölmüştü.
Başta Elazığlılar, Elazığ'daki Vali, Belediye Başkanı, kamu kuruluşları, sivil toplum kuruluşları- İdareci ve Bürokratlar Birliği Derneği, Elazığ’ı kendisine ev, mesken edinen İçişleri, Çevre ve Şehircilik Bakanımız…ile birlikte şehrimize gelen Sağlık Bakanımız kardeş Azerbaycan, devlet yetkilileri, kamu kuruluşları, gönüllü kuruluşlar, seksen üç milyon; maddi ve manevi olarak oradaydı.
Cumhurbaşkanımız da oradaydı.
Devletimiz adeta orada toplanmıştı sanki.
Reis, devlet erkanını Elâzığ’a taşıdı, maddi ve manevi birçok destek verilmeye çalışıldı. Bir Elazığlı ve STK Başkanı olarak onlarca, yüzlerce kişi arayarak üzerine düşeni yaptılar; hatta evlerini karşılıksız- kira almadan vereceklerini söylediler.
İdareci ve Bürokratlar Birliği Derneği olarak İçişleri Bakanlığı AFAD hesabına yardımları yönlendirerek, kendimizi Elâzığ’dan da hiç ayırmadık.
Devlet, sivil toplum kuruluşları, gönüllü kişiler Elâzığ' a adeta karargâh kurdu. AFAD, UMKE, Kızılay, AKUT, JAK, 112 Acil, jandarma, Elâzığ valiliği, Elâzığ Belediyesi ve ilçelerimiz de oradaydı...
Unutmadık… hırsızlar, fırsatçılar, haramzadeler, talancılar, yağmacılar, menfaatçiler, fırsat düşkünleri, bazı meslekten olan kötüler…de oradaydı.
Depremin ardından büyüklükleri 1,8 ile 5,4 arasında değişen 1.140 artçı sarsıntı meydana geldi.
Ve hala depremler oluyor da.
Allah, devletimize zeval vermesin; devletimiz var ve güçlü olsun…
Allah devletimizden de razı olsun.
Depremde vefat edenlere, ebediyete irtihal edenlere Allah rahmet etsin, inşallah şehit hükmündedirler.
Elbette ki geride kalan aile ve yakınlarına da tekrar sabır diliyoruz.
Sadece Elazığ’da deprem ve artçı deprem mi oldu?
Ya sonrası!
Başka…
