Elazığ’ın en köklü, en eski mahallelerinden biridir Sanayi Mahallesi…

70’li yıllardan gelen bir yapıya sahiptir.

Bu mahallemizden o kadar çok önemli bürokratlar ve ilim irfan sahipleri çıkmıştır ki; saymakla bitmez.

Çocukluğumun bir kısmının geçtiği Sanayi Mahallesinde 50 yıldan bu yana yapısal olarak değişen hiçbir şeyin olmadığını bütün Elazığ bilir.

Hala tek katlı sıra sıra dizili evlerden müteşekkil sokaklar mevcudiyetini korur.

Gelişmişlik derseniz hak getire.

50 yılda bu şehrin bütün mahalleleri gelişip güzelleşirken ne yazık ki Sanayi Mahallesi yerinde saymakta.

Sanayi Mahallesinde yetişen devlet adamları, bürokratlar, ilim irfan insanlarına sebebini sorduğunuzda hepsinin size verecekleri cevap kuşkusuz aynıdır.

Sanayi Sitesinin yakınlarda olmasından dolayı bu mahalle gelişmedi, bundan sonra da gelişmesi mümkün değildir.

Sadece Sanayi Mahallesi mi, yakınındaki bütün mahallelerde de durum aynı: Salıbaba, Çatalçeşme, Mustafa Paşanın bir bölümü…

Düşünebiliyor musunuz; bu asırda Sanayi mahallesi gibi şehrin en eski yerleşim merkezinde katı atık tesisleri toplanıp istif ediliyor.

Mahalle sakinleri bu durumdan oldukça muzdarip ve müştekiler.

İnsanlar yazın evlerinde etrafa yayılan pis kokulardan kapı pencerelerini açamadıkları gibi yaşadıkları mahcubiyetten dolayı da misafir bile ağırlayamıyorlar.

Hele Sanayi Mahallesi sakinleri ki misafirperverlikte değil Elazığ, tüm Türkiye ile yarışabilecek kadim bir kültüre sahip.

Böyle olmasına rağmen bu mahalle katı atık toplayıcılarının mahalleyi bir ardiye gibi kullanmalarından müştekiler.

Sebebi basit, hurdacıların topladıkları malzemeler için mahalle çok stabil, çünkü sanayi sitesine çok yakın.

Dolayısıyla mahallenin gelişip güzelleşmesi mümkün değil.

Allah’tan bu şikayetleri dikkate alan Elazığ Belediye Başkanı Sayın Şerifoğulları şehrin dışında bir lokasyonda bu hurdacı esnafına yeni bir yer yapıyor da kısa bir süre sonra Sanayi Mahallesi sakinleri bu sıkıntılardan kurtulacaklar.

Yani anlayacağınız sanayi sitesinin aynı lokasyonda olması bir mahallenin gelişip güzelleşmesinin önünde bir engel.

Bu sadece Elazığ için geçerli bir kural değil, bütün şehirlerde bu sıkıntılar var.

Gelelim günümüze, kim ne derse desin, Elazığ Belediye Başkanı yaşının gençliğine rağmen tecrübelerinin çok çok üstünde bir performansla şehrin önünü açacak program ve projelere imza atıyor.

Deprem sürecini saymıyorum (ki) onda da yeni seçilmişliğin verdiği bir heyecan ve tecrübesizlik söz konusu idi.

Bunun haricinde özellikle şehre kültürel anlamda kazandırdığı hizmetler takdire şayan.

En son geçen hafta sonu Nurettin Ardıçoğlu Kültür Merkezinde ruhumuzu dinlendirip göğsümüzü kabartan GARDAŞ TÜRKÜLER kapsamında Elazığ, Kerkük, Diyarbakır ve Urfa musikisine ev sahipliği yaptırması olağanüstü bir değerdi.

Elazığ Kültür ve Musiki Derneğinin emekleri Elazığ Belediyesinin katkılarıyla tıka basa dolu olan salonda yapılan bütün iltifatları hak etmişlerdi.

Bunların haricinde Sayın Şerifoğulları’nın Malatya yoluna nazır villa projesi şehrin ufkunu ve önünü açma konusunda ne kadar takdir topladığını herkes bilir.

Ancak son ayların en çok tartışılan konusu Yeni Sanayi Sitesinin lokasyon olarak şehrin en güzide yerleşim merkezlerinden biri olan ve batıya açılan kapısına yakın bir mahalde kurulmasının şehrin önünü tıkayacağını nasıl düşünemedi bilmiyorum.

Fazla değil 20 sene sonraki bugünün Sanayi Mahallesini şehrin Batıya açılan kapısında kurma fikrini Sayın Başkanın yeniden bir gözden geçirmesi hem şehrin hem de Elazığ Belediyesinin menfaatleri icabına olacaktır.

Bunları söylerken mevcut sanayi sitesinin bu şehre yakışmadığının da altını kalın çizgilerle çiziyorum.

Mevcut Sanayi Sitesi ne yazık ki şehrin ihtiyaçlarına karşılık vermiyor.

Sanayi Sitesi esnafı ise yaşadığı bu sıkıntıları asla hak etmiyor.

Neresinden tutsanız elinizde kalacak bir sorun yumağı; mevcut yer.

Otopark sıkıntısından tutun da temizliğine kadar her şey ayrı bir dert.

Birden fazla kooperatif var ve her kooperatif benim projem en uygunu diyerek sanayi sitesi esnafını ikiye üçe bölmüş.

Şehirde bir kanaat önderi veya bu kanaat önderliği misyonunu üstlenen bir yapı da yok ki bunlara siz ne yapmaya çalışıyorsunuz diye sorsun.

Şehirde siyasetçilere güven kalmadığı için siyasetçilerin şehirde yaptırım güçleri de yok.

Yöneticilere bakıyorsunuz, planlama yok, inisiyatif alma yok, aksiyon alıp yetkilerini kullanabilme cüret ve kabiliyetleri yok.

Mevcut iktidara yakın grup kimlerse onlardan yana kanaat geliştirmekteler.

Durum böyle olunca da ne yazık ki olan, bu şehre oluyor.

Sayın Şeref Malkoç himayelerinde yapılan bir toplantıda dile getirmiştim; bu şehirde bir yönetim problemi var diye.

Bu şehre gelen bürokratlar bugün var yarın yoklar ama onların aldıkları kararlar ne yazık ki bu şehrin kaderini olumsuz yönde etkiliyor.

Onun için biz Sayın Şerifoğulları’nı bu şehrin yöneticisi olarak görüyoruz ama bürokratları gibi algılamıyoruz.

Zira bu şehirde alınan her kararda kendilerinin de vebalinin olduğunu, kendilerinin de gelecek nesillere hesap verecek konumda olduğunu hatırlatıyoruz.

Dolayısıyla Sayın Başkan birçok konuda, özellikle de şehrin altyapısı konusunda aldığı büyük riskler gibi yeni sanayi sitesi konusunda inisiyatif ve aksiyon almalı, alınan kararları yeniden gözden geçirmeli.

Gençlerin abisi olarak riyaset makamına oturan Sayın Şahin Şerifoğulları’nı Sanayi Sitesi esnafının hamisi olarak aksiyon almaya davet ediyorum.

Yapacağı zor bir şey de değil, yeni sanayi sitesi hakkında söz sahibi olanları bir masada toplayıp fikir jimnastiği yapmalarını sağlayarak doğru karar almak.

Bu şehrin buna ihtiyacı var ve biz Sayın Başkana bu konuda güveniyoruz.

Çünkü Sayın Şerifoğulları’nın her kesim tarafından sevilip doğru karar alacağına inandıklarını biliyoruz.

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol