Okullar açıldı. Milyonlarca öğretmen, öğrenci ve veliler için de sıkıntılı bir süreç başlamış oldu. 12 yıllık zorunlu eğitim, pek çok sorunu da beraberinde getiriyor.

İlk ve ortaokulda sınıfta kalma yani yıl tekrarı olmadığı için burada okuyan öğrenciler ve veliler için de sorun yok gibi görünse de lisede okuyan öğrenciler için durum biraz farklı.

Lisede derslerinde başarılı olamayan öğrenciler belirli bir ortalamanın altında kaldıkları ve ana ders olan Türkçe'den belirli bir puan alamadıkları zaman sınıf tekrarına kalıyorlar.

Aslında başarıyı ödüllendirme adına olması gereken de bu ama durum bizim ülkemizde biraz farklı işliyor.

Başarısız olan ve okumayan öğrenciler eskiden okulu bırakıp hayata başka yollardan atılabiliyorken, şimdi yeni eğitim öğretim sistemindeki bu zorunluluk ibaresi buna izin vermiyor.

Bu da velileri ve okumak istemeyen başarısız öğrencileri oldukça zor durumda bırakıyor.

Liselerin dört yıla çıkarılması da işin tuzu biberi...

Veliler bu zorunluluk sebebiyle hayli dertli Onlardan biri:: "Oğlum derslerinde başarısız olduğu için sınıfta kaldı.

Okuldan almak istiyorum ki, kendisi de okumak istemediğini bana defalarca söylediği halde, bunu yapamıyorum.

Sistem buna müsaade etmiyor çünkü. İlle de bitecek lise diye dayatıyorlar.

Aksi halde yüklü bir ceza ödeyeceğimizi söylüyorlar.

Oğlum bu gidişle değil dört yılda, altı, yedi yılda bitiremeyecek liseyi.

Ne yapacağımı da bilmiyorum.

Bu işe yetkililerin bir çözüm bulmasını istiyoruz. Herkes okumak zorunda değil.

Bıraksınlar da herkes başarılı olduğu alanda ilerlesin.

Okumak isteyenler türlü ekonomik zorluklarla mücadele ettikleri halde bunu gerçekleştiremezken, sistemin okumak istemeyen öğrencilere uyguladığı bu dayatma kabul edilir gibi değil..." diyor.

Bence oldukça haklı bir çıkış bu. Temel eğitimin belirli bir yere kadar zorunlu olmasını anlayabilirim.

Ama lisede başarısız olan öğrencilere uygulanan bu zorunluluğun kaldırılması gerektiği kanısındayım.

Sistem birçok mağdur yaratıyor.

Bu da sorunları katlıyor, sıkıntıları da ne yazık ki, çözmüyor.

Bu ülkede üniversite mezunu olmak bile kimseye bir artı değer katmazken, lise mezunu olmak ne işe yarar bilemiyorum.

Her şehirde üniversitelerin açılmış olması, o ülkenin eğitim alanında ilerlediği anlamına gelmiyor.

Kaldı ki sokaklar işsiz üniversite mezunlarından geçilmiyorken...

Birşey ne kadar çoksa, orada kalite de o kadar azdır. Ve az olan her zaman değerlidir, kıymetlidir...

Belki de bu öğrencilerden iyi bir sanayi ustası, kalifiye bir eleman, iyi bir marangoz, başarılı bir iş adamı, ticari anlamda herkesin şapka çıkaracağı bir yönetici çıkacak ve birçok insana kalıcı istihdam sağlayacak, kimbilir...

Bu zorunluluk, öğretmenleri ve okumak isteyen öğrencileri de olumsuz etkiliyor.

Ortamı geriyor, liselerdeki sıkıntıyı ve gerginliği de arttırıyor haliyle...

Umarım bu haklı çıkışa kulak veren yetkililer çıkar da gerekli adımları atarlar.

Aksi halde okullar, sorunların kaynağı olmaya devam edecek gibi görünüyor...

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol