70 li yıllardı, Merhum şule yüksel şenler'in eserleri ile toplumda yaşanan Adap-Edep ilişkilerinde Özellikle  Bayanların dikkat etmesi gereken hususları bir roman şeklinde okuyucuya aktarırken  O eserlerden öğrendiklerimiz bizler için geleceğin İslam kadının düşeceği durumları adeta resim ediyor,ve ardından Emine Özkan Şenlikoğlu hanfendinin yazdıkları  eserlere verdikleri isimler bugün bile hafızamızda kazılı olarak durduğunu his ediyoruz.

ilk olarak

sağ el

Bir bilinçli öğretmene ,

ardından,

Bize Ne oldu,

Gençliğin Izdırabı,

Yılan ile tilki,

 ve derken Hidayet,

ile Şule Yüksel  Şenler Türkiye'de yeniden İslam kadınının fikir atölyesini kurarak başladığı yolda,

Gençliğin imanını sorularla çaldılar,diye başlayan  Emine Özkan Şenlikoğlu  

sabıkalı ve dul,

derken İmamın manken kızı  zihnimde kalan eserleriydi.
Bunlara ilaveten Mevdudi'nin Hicab adlı ilmi eseri ile  yetişen bir nesil...

Merhume Şenler ve Şenlikoğlu,Yazdıkları Romn türü eserlerinde  hem cinslerine göstermeye çalıştığı işaret levhalarına bakarak İslam ADAP ve EDEP ilişkilerini düzenlemeye çalışan on binlerce genç kız Başlarında taşıdıkları Ayetin bilinci ile hareket ederek verdikleri Baş örtü mücadelesinde gaye ve amaçlarının bir riya bir gösteriş bir çatışma ortamı sağlamak değil de, Cumhuriyet Rejiminin İslam Kadınına karşı dayattığı batı kültür kodlarına karşı, Kendilerini İslam ile şereflendiren ALLAH azze ve cellenin emir ve buyruklarına uymaktan başka bir amaç taşımıyordu.

O günleri Hatırlayanlar bilir ki, nice son sınıf öğrencisi Dr, Avukat, Hukukçu, Siyasalcı,öğretmen, ve diğer meslek guruplarına mensup binlerce kızımız  okullardan atıldı  eğitim hakları ellerinden alındığı halde, 15 Temmuz darbe girişiminde bulunan Feto örgütü başında bulunan Fetullah Gülenin BAŞ ÖRTÜSÜ FITRATTAN (DİN )  DEĞİL FURUATTANDIR  fetvası Ardından Peruk takıp okusunlar  demesine  rağmen verilen fetvayı ellerinin tersi ile iterek Okullarından İş yerlerindin, çalıştıkları kurumlardan atılmayı gözlerine aldılar.

O günler İslama teslim olmaya çalışan müslüman kesime yeni bir tanımlama ( Muhafazakar )  getirerek  O tanımlamayla anılan Devrin Başbakanı Turgut Özal  (hatırımda kaldığınca ) 17 ekim 1987 günü Bursa da yaptığı konuşmada, Türban yasası çıkarma  hazırlığında olduklarını ancak  BAŞ ÖRTÜSÜ BİZANSTAN GELMİŞTİR gibi talihsiz beyanı  Baş örtüsüne karşı  Diğer sağcı partiler gibi samimi olmadıklarının ip uçlarını veriyordu.

Zira, Cumhuriyet rejimi ve onun getirdiği Demokratik sistem Genel olarak Tek Din İslam ve İslam'ın emrettiği hüküm ve kurallara karşı acımasız tavırlar takınırken,Dudağa sürülmüşbir parmak Bal ile  iktidar olsa da, Batı Dünyasının Adap ve Edepten Yoksun Ne tür düşünce ve fikir akımı Yaşam biçimi varsa Onlara karşı oldukça hürriyet tanıyor.


zaman geçti Ak parti, avrupa birliği uyum yasaları çerçevesinde Zinayı kanun ile serbest ederken, temsil ettiği Demokratik cumhuriyet rejiminin izin verdiği son sınır olarak. Başörtüsünü  Genelge ile serbest ederek  tüm resmi kurum ve okullarda  başörtüsünü serbest bırakınca, Geçmişte Baş örtüsü Mücadelesi veren Bir çok kız kardeşimiz okullarından kalan derslerin sınavına girerek okullarını tamamladı, işten atılan baş örtülü bacılarımız içerisinde  işlerine dönenler olduğu gibi ekserisinin çalışmak istemediği zira inançları gereği verdikleri mücadelenin bir genelge ile serbest edilmesi demenin, bir iktidar değişimi ile tekrar aynı yasağa maruz kalacakları gerçeği demek olduğunun farkında olmayı  göz önünde bulundurup ALLAH ın verdiği rızka hamd ederek yaşamlarına devam ettiler.

Başörtüsü serbesti genelgesi yeni tip bir başörtülü bayanlar oluşturdu. Bu bayanlar Ablalarının  annelerinin, Babalarını O baş örtüsü zulmünde çektikleri çile verdikleri mücadelenin ruhunu kavramayıp,
batı dünyasından gelen yaşam biçimi, Toplumuzda ki genç kız ve genç bayanları etkisi altına alarak  Günlük hayat içerisinde adını Özgürlük koydukları bir kavramın gölgesine sığınarak, Kaffelerde, restaurantlar da, sinema, eğlence mekanları, A.V.M'ler de sosyalleşme adına  özgürlük teraneleri ile Adap ve Edepten yoksun Cahiliye kadınları gibi  bacak bacak üstüne atıp oturmalar, nargile içip,Sigara tüttürerek  sefasını  sürmeler, kristal kahkahaların kahverengi ahşap duvarlarda akis bulduğu ortamlarda başlarında Bulunan AYET e muğayyir çaput başlı olarak arzı edam ediyorlar.

Adeta  Emine Şenlik oğlunun yazdığı  İMAMIN MANKEN KIZI sahne almıştı.

Ne diyordu Şenlikoğlu  O eserinde,

*Fatma. Anne  git şu topal çocuğunun annesine söyle oğluna terbiye versin, benim canımı sıkmasın.......
-Anne Gül hanım, sende aklından sakatsın kızım onu görmüyorsun O çocuktan neyin farklı?

*Fatma, Eteğini dizlerine kadar çekerek, annesine gösterip, BAK MANKEN GİBİ BACAKLARIM VAR. Onunkiler yürümekten aciz...


ne acıdır ki  Baş örtü zulmünde  polis coplarına hedef olan nice anne, baba, İmam'ın çocukları  bugün Bacak, bacak Üzerine atıp kameralara ve insanlara poz veren Manken kızlar oldular.
Bunun Müsebbip bi aranıyorsa Bu müsebbibi bizleriz, Bizler ihmal ettik evlatlarımızı, sadece evlatlarımızı değil O günlerde ki islami hasassiyetimizi de bir kenara bırakıp Sekülerizmin elimize verdiği oyuncaklarla ( tv.bilgisayar-akıllı tel-sosyal medya siteleri vs ) oyalanıp durduk, veya  bir dernek  bir vakıf çatısı altında bir araya gelip mensubu olduğumuz siyasi partinin fikirlerini savunan birer trollü olduk oturduğumuz yerde O kızları ve düştükleri durumları Hakaret ve küfür ederek  eleştirdik.

Eğer gerçekten bizler O kızlarımızın birer Nesibe. sümmeye, fatıma, Aişe, zeynep  olarak Çağa ve Çağlara islamın ön gördüğü AHLAK- ADAP ve EDEP ile donatılmasında samimi isek bize çok iş düşüyor,

moda podyumlarında sergilenen çaput ları alarak başlarını örttüğümüz Kızlarımızı genç bayanları, Batının Aileyi kasıp kavuran  Feminizm akımına kurban edilecek birer kobayı olarak yetiştirip onların Manken olarak bacak bacak üzerine poz vermeleri için kendi ellerimiz ile teslim etmenin doğurduğu sonuca islam Ahlak, Adap ve Edeb kurallarına  uyacak şekilde Nereden başlayalım sorusuna Kuranın verdiği cevap olarak Evlerinizden başlayarak  Başlarında Taşıdıklarının Podyumlarda görücüye çıkmış bir çaput değil ALLAH ın bir ayeti olduğu şuurunu vererek.

Haydi hep birlikte Bismillah diyelim...Varmısınız?

Selam ve dua ile    

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol