Bu hafta sosyal medya ve basının ana gündem konusu elbette ki Kızılay’ın, Ahbap’a sattığı çadır olacaktır.

Çadır konusunda en önemli sorulardan biri de Kızılay Başkanı Kerem Kınık’ın resmi sosyal medya hesabından yaptığı açıklamaya göre Ahbap’a maliyetine satışı yapılan çadırların “yurtdışı” bir firma için üretilmiş olması ve depoda logosuz bir halde tutulan 2050 çadırın hangi yurtdışı firma için üretildiğine dair bir açıklama yapıldı mı?

Firmanın adının da açıklanması gerekmez miydi?

Biri çadırı aldı. Diğeri sattı.

Bunlar ticari olarak yasal sözleşmelerle yapılan işlemler.

Esas olan satılan 2050 tane çadır üretim stoku mu, yurtdışı firmaya ihraç mı edilecekti?

Yurtdışında bir firma için üretilmiş ama ihraç edilememiş durumda da…

Geçen haftaki köşe yazımda, depremzedelerin zorunlu olarak “rızaya dayalı” nasıl göç ettirilebilir konulu yazı yazmıştım.

Çevre Şehircilik Bakanlığı tarafından depremden 13,5 milyon kişinin doğrudan etkilendiği açıklandı.

Etkilenen bölgeden resmi tahliyelerle bölgeyi terk ettikten sonra farklı illere kaydı yapılan kişi sayısı yaklaşık 1.5 milyon.

Esas mesele 13 milyon insanı doğrudan etkileyen ve işgücü göçüne neden olan depremden etkilenen 11 ilde devlet desteğiyle, kentlerin iş insanları ve büyük küçük esnafın çalıştıkları sektör kollarına göre kendi imkanlarıyla ayağa kaldırılabilir.

Depremden en fazla etkilenen illerin başını K. Maraş, Antakya, Adıyaman ve diğer 8 il oldu.

Yapılan resmi açıklamalar neticesinde dört bir elden büyük bir hengameyle yıkılan evler için konut projesi üretiliyor.

Yapılacak konutlara araziler belirleniyor.

Kentlerden zorunlu rızaya dayalı olarak ayrılan insanlar, çadır kentlerde kalan ve kendi imkanlarıyla bağ evlerinde barınmaya çalışan insanların depremden etkilenen illerdeki iş sektörleri ve işgücü için tehlikenin farkındalar mı acaba? Yıkılan evler yerine konutlar yapılsın! Kimse yapılmasın diyemez. Lakin, kentinden ayrılan veya kentte kalan insanlar ne kadar süreyle yapılan yardımlarla ayakta kalabilirler? Enkaz altında kalan gelecekleri için yeniden nasıl yön verecekler hayatlarına? Evet! Depremzedeler şimdilik aç değiller, Kızılay ve birçok STK tarafından gıda, giyinme ve ısınma gibi temel ihtiyaçları karşılanmakta.

Çadır kentlerde kalanlar öyle ya da böyle iyi veya kötü durumda bir şekilde çadırda da olsa barınıyorlar.

Peki, bu insanlar için işgücü sahaları, sanayicisinden tutun da en küçük esnafa kadar iş sektörü devletin yardım elini uzatması için beklemiyor mu?

Harika bir şekilde yapılması planlanan konutların inşaatı bittiğinde, depremzedeler çalışmadan, ekonomik açıdan bir gelire sahip olmadan yapılan deprem konutlarına nasıl sahip olabilecekler?

Havadan sadece yağmur yağar.

Para değil. Depremzedelerin yapılan konutlara geçebilmeleri için hemen şimdiden başlayarak kent esnafına küçükten büyüğüne kadar yarısı hibe yarısı kredi şeklinde nakit yardımı yapılmalıdır.

Depremden etkilenen illerde fabrikalar ve iş yerleri en kısa sürede faaliyetlerine başlayamadığı takdirde hem işgücü kaybı başka illere kayacak ve diğer illerde işsizlik oranları kaçınılmaz olarak artacaktır.

Çadırda kalan vatandaşların tekrar işgücüne yönelik çalışmaya yönlendirilmesi ve kazandırılması gerekmiyor mu? 

Depremden etkilenen kentlere gelir getirecek iş kolları tekrar faaliyete geçirilmediği takdirde farklı illere olan zorunlu rızaya dayalı göçü durdurmak neredeyse imkânsız hale gelecektir.

Örneğin, K. Maraş’ın yurtiçi ve yurtdışına ihraç ettiği kırmızı biber üreticilerinin iş yerleri neredeyse bütünüyle yıkılmış, makineler iş göremez durumda. Tekstil fabrikalarının makineleri zarar görmüş.

Üç-beş tane fabrika ayakta kalmış.

Onlarda çalıştıracak işçi bulma sıkıntısı çekiyor.

Enkazdan kurtulabilen işçi kesiminin hepsi kentten ayrılmış durumda neredeyse.

Üretim ve işgücü olmadan kentlere istenildiği kadar yardım yapılsın ve binalar inşa edilsin.

O inşa edilen evlerin kredisini ödeyebilecek ekonomik gücü, çalışabileceği bir işi olan işçisinden tutun emeklisine ve iş insanına kadar vatandaş bulunabilirse…

Zorunlu rızaya dayalı göçün önüne geçilmesi için, acil tez elden depremden etkilenen kentlerin sanayicisinden esnafına kadar tek tek dertleri sorunlarına devletin kulak vermesi gerekir.

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol