Sevgili okur sizlere bugün ilimizin kadim mahallelerinden biri olan Yıldızbağları Mahallesi Muhtarının  Alevi dedesi Sayın Cafer Yeşil hakkındaki söylemlerinden bahsedeceğim.

Mahallenin muhtarı benim de ilkokuldan arkadaşım olan sevgili İmam Taş beyefendi.

Muhtar seçildiğinden beri canla başla mahallesi için çalışan bir profil sergiliyor.

Kendi özkültürünü kaybetmemiş gerçek bir Alevi kardeşimiz.

Dürüstlüğü ve mütevaziliği ile bilinir etrafında..

Mahalleye belediyenin bir çok hizmetinin gitmesi için çabalamış ve başarılı olmuş bir isimden bahsediyorum.

Sevgili muhtarımızın son günlerde canını sıkan bir durum yaşanmış ve bu can sıkıntılı durumu daha fazla saklamak yerine sosyal medya hesabından sitem dolu cümlelerle haykırmak istemiş.

Ben de onun haykırışına kulak verip köşemde paylaşmak istedim. Yorumsuz bir şekilde..

“Sevgili canlar ve mahallemizin çok kıymetli sakinleri” diye başlıyor anlatmaya..

Özellikle son üç gündür, Cem Evi Başkanı ve “kanaat önderimiz” dediği Cafer Yeşil tarafından yaratılan algı yüzünden, gerek telefonla arayanların ve gerekse evine ve muhtarlığa gelenlerin yoğunluğundan dolayı bir açıklama yapma gereği duyduğundan bahsedip, devam ediyor…

“Geçen pazar günü Cemevinde bir vatandaşın kırk hayır yemeğinde sayın” kanaat önderimiz” Cafer Yeşil, gerek ramazan oruçlarından dolayı gerekse sistemin yarattığı derin ekonomik krizden dolayı, insanlar, içinde bulundukları açlık ve yokluktan,çektikleri sıkıntılardan dolayı doğal olarak Cem evine yada muhtarlığa yardım taleplerinde bulunuyorlar.

Ne yazık ki Cafer yeşil bu yoğun taleplerden sıkılmış olacak ki; Cemevinde hayır yemeği sırasında eline aldığı mikrofonla bir anons yapıyor.

Orda bulunan canlarımızın ifadesi ile anonsta şunları söylüyor; “cemevine yardım talepleri için gelen vatandaşlarımız bizde yardım yok ve gelen yardımları almayacağız ve muhtarlığa yönlendireceğiz, gidip oradan alın”şeklinde bir açıklama yapıyor.

Önceleri mikrofonu sadece dua ve Cem evine bağış, yardım yapılmasını istemek için kullanan sayın Cafer yeşil bu defa yardıma muhtaç fakirleri başından savmak için kullanmıştır..

Geçtiğimiz yıllarda Elazığ’da yaşanan depremden dolayı CHP ve AKP tarafından mahallemize gelen yardım tırlarını, mahallemizde yıkıntı yada dışarıda kalan vatandaşlarımızın olmadığını, öncelikli yerlere götürülmesini söylemiştim.

Fakat bu yardım tırları Cafer yeşil tarafından alınıp Cemevinin önünde dağıtılmıştır..

Bu dağıtım sırasında yaşanan arbede ve adaletsiz dağıtımdan dolayı olacak ki yaşadığı sıkıntılardan dolayı,sayın Cafer Yeşil böyle bir açıklama yapma gereği duymuştur..

“Şimdi şu soruyu sormak lazım.Sayın Cafer yeşilin bulunduğu konum ve mevkii nedir, ne iş yapar görevi nedir ve oraya nasıl kimlerin iradesiyle gelmiştir?

Birincisi, bulunduğu mevkii kanaat önderliği mevkiidir.

İkincisi yani görevi; alevi kültürünü ve kimliğini yaymak,yaşatmak ve insanların sıkıntılarına sorunlarına cevap olmak cevap bulmaktır.

Ne yazık ki yukarıda saydığımız yapması gerekenlerin dışında herşeyi yapıyor (ticaret siyaset ve mütahitlik)

Bugün Elazığ’daki bürokrasi;valilik, belediye,emniyet ve partiler, onların milletvekilleri Cafer Yeşil’i Elazığ’da yaşayan tüm Alevilerin kanaat önderi olarak biliyorlar bu sorumluluktan dolayı değer ve kıymet veriyorlar.

Şimdi önderlik misyonunu üstlendiğin halkının sorunlarından, sıkıntılarından neden kaçıyorsun, neden muhtarlığı adres olarak gösteriyorsun.

Ben muhtarlık olarak sorunlardan kaçan biri değilim,olmamda devrimci, halkçı kimliğimle duruşum ortadadır.

Buradaki mesele akli ve vicdani bir görevdir ki o da; herkes kendine sorumluluk olarak aldığı misyonun hakkını vermesidir .

Konumuzu şahsileştirmeden İnancımızı tarihten günümüze öz değerleri ile yaşayıp getiren tüm inanç önderlerimize saygının vicdani borcumuz olduğunun da farkındayız.

Fakat bu değerleri, birilerinin kendi çıkarları doğrultusunda yani kendi yaşamını, maddi,manevi olarak sağlamlaştırmak için kullanmasına da izin vermeyeceğimiz gibi halkımızın manevi dünyasında da mutlaka cevabını bulacaktır.

Amacımız halkımızın mağduriyetine , ihtiyaçlarına cevap bulmaktır. Bunlar üzerinden halkımızın sorunlarını derinleştirmek değildir.

Tekrardan ricamız şu ki ; toplumumuzu temsiliyet noktasındaki kişilerin veya kurumların kullandığı dilin halkımızın birliği bütünlüğünü sağlayan bir dil olmasıdır.

Ayrıştırmadan çatıştırmadan ve ötekileştirmeden tüm halkımızı kucaklayan bir misyon ile yaklaşılması hayati bir önem arz etmektedir..

Mahalle muhtarı olarak halkımızın tüm özdeğerlerine layık bir misyon ile hizmetimize devam etmekteyiz.

Bu açıklama halkımızın muhtarlığa gelmemesi için değil tam tersine halkımızı doğru bilgilendirmektir.

Kapınız sonuna kadar siz halkımıza açıktır ve sizlere hizmet etmekten onur duyarım.

Tüm halkımızın bilgisine sunar; güzel günlerin ümidi ile ..Saygılar”

Diye bitiriyor..

Biz de Muhtar (İmam Taş) ile Kanaat Önderi (Cafer Yeşil) Arasında Neler Oluyor? Diye sorup yazımızı sonlandıralım..

İlgilisine Not:Sayın Cafer Yeşil’in konu hakkında söyleyecekleri olursa bu sayfa sonuna kadar açıktır.

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol