“Türk dili Türk Milletinin kalbidir”, “Türk milletini ve Türk dilini medeniyet tarihinin ve kültür dillerinin dışında görmenin ne yaman bir yanlış olduğunu bütün dünyaya göstereceğiz.”, “Türk ulusuna mensup olduğunu düşünen her birey Türkçe konuşmalıdır” İfadelerini kullanan Ulu Önder Atatürk’ün Türkçe‘ye ne kadar önem verdiğini anlatan sadece birkaç cümledir.

Ne yazık ki Türkçemiz önceleri genellikle Arapça ve Farsça etkisinde iken günümüzde de başta İngilizce, Fransızca, vb. dillerin etkisi altında kalmaktadıydı.

Türkçe’mizin yozlaştırılması, dilin bozulmasına ve özünden uzaklaşmasına neden olmaktadır.

Filozof Konfüçyüs’ün “Bir ülkeyi yıkmak istiyorsanız önce dilini tahrip edin” ifadesi yine konunun önemini anlatmaktadır.

Bazı teknik terimler var ki onlar elbette İngilizce veya diğer yabancı dillerle telaffuz edilmek zorundadır.

Ancak özellikle gençlerin cümlelerine veya kendilerine hava katmak amacıyla sıkıştırdıkları kelimeler azımsanmayacak kadar fazla.

Ayrıca günümüzde Türkçe telaffuzu, yazım kurallarını bozan imla kurallarını tanımayan sosyal medya sohbet diline ne demeli?

Bir başka üzücü durum da çocukların argo kelimeleri çekinmeden kullanmalarıdır.

Özellikle son yıllarda gelir düzeyi yüksek yerlerde argoyla karışık İngilizce-Türkçe arası bir dilin daha sık kullanıldığını işitiyoruz.

Ülkemizde bazı iş yerlerine, otellere tabelalarda görüyoruz Türkçe’den uzak bambaşka isimler verilmektedir.

Dil, ülkenin kimlik kartıdır.

Dil, bir ülkenin birliğinin ve bağımsızlığının en önemli simgesidir

Bütün bu olumsuzluklar içimizi sızlatan, gelecek ile ilgili soru işaretleri oluşturan, olumsuz düşüncelere sevk eden durumlardır.

Bu bozulmanın nedeni yine bizler değil miyiz?

Çevremden duyduğum bazı kelimeleri sizinle paylaşmak istedim.

bye (bay bay) yerine güle güle, dizayn yerine tasarım, departman yerine bölüm, data yerine veri, global yerine küresel, partikül yerine parçacık, illegal yerine yasadışı, elastik yerine esnek, software yerine yazılım, hardware yerine donanım, text yerine metin, e- mail yerine e- posta, printer yerine yazıcı, CV yerine özgeçmiş, start almak yerine başlamak, feedback yerine geri bildirim, workshop yerine çalıştay, mantalite yerine anlayış…… gibi kullanabileceğimiz bir çok kavram vardır.

Bu durumu eleştirsek dahi bazen biz de bu kelimeleri kullanıyoruz.

Hatta artık bazı kelimeleri iyice sindirmişiz veya karşılığını bulamamışızdır.

Ancak bazıları da konuşmalarına hava katsın diye kullanmaktadır.

Sosyal medya kullanımı Türkçemiz için deprem gibi oldu.

Sözlükte veya Türk Dil Kurumunda karşılığı olmayan kelimeler türettiler.

Bu kelimeleri sık sık yazmakta, okumakta, işitmekte sürekli karşı karşıya kalan çocuklarımız hataların farkına varmıyor, alışkanlık haline gelen yanlış yazılan kelimeler artık çocuğun hatta gençlerimizin sözlüklerine giriyor.

Aynı yanlışı normal sosyal hayatında konuşurken de yazarken de devam ettiriyor. İmla kuralları zaten kullanılmıyor nerdeyse.

Yazmaktan aciz çocuklarımız, kendilerini ifade edecek cümleler yerine resimli semboller (emotion) kullanıyorlar.

Sosyal medyadaki kısaltma yazılarda sesli harflerden kaçınıldığı daha sık görülüyor. Sosyal medyada daha sık kullanılan bazı kelimeleri not etmiştim.

 İşte onlardan bazıları. Bnm (benim), olum (oğlum), mrb (merhaba), slm (selam), msj (mesaj), DM (Direkt ‘doğrudan’ mesaj), AEO (Allah’a Emanet Ol), tmm (Tamam), KİB (Kendine İyi Bak), bgn (bugün), tbr (tebrik ederim), inş (inşallah), nrd (neredesin), böle (böyle), ii (iyi), dio (diyor), dimi (değil mi?)…… yine her gün dilimizden tırtıkladıkları kelimeleri uygulayan gençler ve çocuklar zarar görüyorlar.

Kelimeleri yanlış kullanmanın bedelini yazacakları yarım sayfa düz yazıda göreceklerdir.

Yazı ve konuşma dili bozulmuş olacaktır.

Sevgili okurlarım, özellikle anne – babalarımız, eğitimcilerimiz bu olumsuzluğa önlem olarak ne yapabiliriz diye düşünüyorlardır.

Dili düzeltecek olan millet olarak yine biziz.

Bunu da sanal ortamda dili doğru kullanan bilinçli birer internet kullanıcısı olarak hep beraber başarabiliriz.

Teknolojik cihazların sağladıkları imkânlar dil gelişimini olumlu yönde etkilemesi için kullanılmalıdır.

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol