Dedem anlatırdı hep. Kısacık bir hikayeydi ama üzerdi beni bu hikayecik. İnsanlar neden saklar gerçek yüzünü ve sırf bu yüzden -ölse bile-neden geri adım atmaz diye. 

İnsan  açlıktan ölür ama yine de bu açlık halini göstermek istemez kimseye. Toz kondurmaz erkekliğine. Bu bir tek  açlık için değildir. Kendisini zayıf gösteren hiçbir şeyi kabullenmez insanoğlu. Şiddetli bir şekilde reddeder ve gerçeği saklar. Hakikatin güneş gibi bir yüzü vardır ve illaki çıkar ortaya vakti geldiğinde. Bundan bîhaberdir adam.  

Makamın yoksa varmış gibi hareket etme! Bir makam sahibinin huzurunda da kul köle gibi durma! Onunla aynı karede olmak yahut birkaç kelam etmek için de eğilip bükülme! Sen, sen olduğun için kıymetlisin. Başkasıyla aynı karede olman seni kıymetli yapmıyor bize.


Rezildir adam ama rezaletini görsün istemez Allah’ın hiçbir kulu. Neyi saklıyorsun desene? Kötüysen kötüsün, ağzı bozuksan bozuksun. Kalkıp da kendini iyi göstermenin ve ağzında bal dökmenin bir manası yok bizim için. 


Herkesin açlıktan kırıldığı bir zamanda adamın biri bıyıklarını gres yağıyla sıvayıp dama çıkarak bağırırmış her gün “Biz yemek yedik, yağlıydı maşallah!” diye.  Halbuki ev tam takır, kuru bakır.

Hemen her gün adam bunu yaparmış. Bir gün dama çıkmayınca da işte merak eder komşuları.  Kapısını çalarlar bıyıklarını gres yağıyla burup “Biz yemek yedik, yağlıydı maşallah!” diyen  adamın. Lakin ne açan olur kapıyı ne de ses veren olur içeriden.  Sonra konu komşu durumdan endişe ederek vazife çıkartır kendilerine. Kırıp kapıyı  girerler içeriye.   Adamın açlıktan öldüğüne şahit olurlar.

Şimdi zengin değilsin ama zenginmişsin gibi hareket etmenin anlamı ne? Neysen o kardeşim! Biz seni sen olduğun için seviyoruz. Olduğun gibi… 

Neyin havasında bu insanlar? Aklım almıyor bir türlü. Kendini olduğundan farklı göstermenin mantığı nedir? Bir partiye üye oldun diye kral mısın? Bir üniforma giydin diye meydan senin mi? Eline kalem aldın diye senden iyisi yok mu? Düdük verdiler diye her şeye hakem misin? Cübbe giydin diye yargı dağıtan hakim misin?Bir şeye bürünmeden neysen öyle kal! Bir şeyi saklama da… 

Mutlu değilsin ama mutluymuşsun gibi yapma! Sevmiyorsun ama seviyormuş gibi de yapma?  Adil değilsin ama adilmişsin gibi de takılma! İyilik yapmıyorsun ama iyiliksevermişsin gibi de olma! 

Açlıktan nefesiniz kokuyorsa “Biz yemek yedik, yağlıydı maşallah!” deyip cümle âleme caka satmanın da anlamı yok! Açsan açsındır. Toksan toksundur. Neysek o! 

Bu toplum en çok da hakikati gizleyenden ve değiştirmeye çalışandan çekti. Bizim hakikate tavır alma gibi bir tavrımız yok, bilakis hakikati seviyoruz. İşimize gelmese de yaramasa da bu değişmez bizde.

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol