Allah gönlüne göre versin Mir’im! 
Pir û pak olasın kalben, miskuamber kokasın, terutaze durasın. Bela def olsun başından. Gecinden versin rabbim. Budur benim sana en halisane dileğim, en masumane duam. 

Hayırdan taraf olasın, şerden uzak durasın.  Ettiğin her duanın mukabelesi sanadır. İyilikse iyilik, Kötülükse kötülük… Halin pek de körkütük… İçmeden sarhoşsun, görmeden bir hoşsun, gündüzün ortasında hep loşsun.  

Şimdi kar istiyorsan rabbimden kar versin, kâr istiyorsan kâr… Yar istiyorsan yar versin, yâr istiyorsan yâr… İstediğin her türlü ayar dua niyetine verilir: Bela istiyorsan bela, âlâ istiyorsan âlâ... Deva istiyorsan deva versin, dert istiyorsan dert… Devlet istiyorsan devlet versin, zillet istiyorsan zillet… Hidayete ermek istersen durma ibadetten geri, cehalette kalmak istiyorsan kalbini karartmayla tam gaz ileri. Her ne istiyorsan bu fani âlemde rabbinden, bin mislini versin sana. Afiyet istiyorsan afiyet, eziyet istiyorsan eziyet… Nezaket istiyorsan nezaket, hakaret istiyorsan hakaret… Bu dualar ömrünün nakaratı olur, “dejavu” oldum dersin okkalı bir tokadı yersin. Bir salkım üzümü sapıyla yutarsın.  Duaya açılıyorsa elin, kabul olsun ettiğin her dua.  Bedduaya açılıyorsa elin, dikkat et derim.

Allah gönlüne göre versin Mir’im! Dikense arzu ettiğin bahçe bahçe nasip olur. Gülse muradın dikene de razı gel. Yıldızlarsa hedefin gözlerini dikme göğe her daim; çakıla da takılır, çukura da düşer ayağın. El açmışsa sadaka niyetine biri, hiçbir şey vermesen de kem gözle bakma! “Allah versin kardeşim!” desen de kâfi. Uzatma lafı, yapma gafı. Sana da kalmaz bu dar-ı dünya. Bana da kalmaz bu kürre-i arz. 

Ahirete lazım olacak bu dünyada topladıkların. Biriktirdiklerin sadakası olacak günahlarının. Düşme sıratta geçerken ufacık bir esintiden, yaptıkların ayaklarını sıratta tutan zamk olsun. Derviş der ki her insan ateşini buradan götürür cehenneme.  Dedikodu yapıp da galon galon benzin taşıma öteye.  Kuyu kazıp da Yusuf olmayı dileme! Ateş olup da İbrahim’im deme!  Her haltı yeme! Kana kan deme, cana can de! Yana yana kül ol, savrul âlemin dört bir yanına. Saçıl toprağa, tohum ol. Filizlen salkım saçak. Faslı gül ol. Taze ol, berrak, duru… Kalma öyle tuzu kuru. 

Allah gönlüne göre versin Mir’im! İyiyi dilemişsen iyi, kötüyü dilemişsen kötü... Yediklerimizin, içtiklerimizin tamamıdır bizi biz eden. Kalbimize koyduğumuz ve aklımızda tuttuğumuz her şey harcımızdır bizi biz eden. Tutunmuşsan yalan dünyanın makamına haksızlığa rıza gösterme! Kul hakkını gözet, maiyetini hoş tut. Kibirlenme öyle ayak, ayaküstüne atıp! Burnunu kaldırıp da havaya bakma öyle embesil embesil. Ahirde rezil olursun rezil. 

Dağına kar istiyorsan yağsın, bağına yağmur istiyorsan düşsün. Yazına güneş istiyorsan doğsun. Baharına çiçek diliyorsan açsın. Kalp coğrafyana çiçekler ek, gökkuşağını dola ömrüne. Rengârenk olsun dünyan insanlar gibi. Cıvıl cıvıl olsun, şen şakrak… Hor gözle bakarsan eğer bir insana olursun tepetaklak. Yatırımını yap güzellikten yana, balık bilmezse halik bilir. Çirkinlikten yana dem vurma! Yüz verme her kula satılırsın bir pula. Gülme öyle her surata, çifteyi yersin suratına. Kalpler arası kurduğun her köprü sırata antrenmandır bu dünyada. 

Allah gönlüne göre versin Mir’im! Zenginlikse kepçen dolsun. Bir avuç toprak olacağını da unutma sakın! Gözlerin doysun, miden tıka basa olsun. Şükretmeyi eksik etme dilinden! 

Deniz olursan dalgan da olur. Ateş olursan dumanın da tüter. Toprak olursan çamurun da olur. Her ne olursan onunla gelir her şey. Balık olursan ağzında zokan da olur. Saç olursan başında tokan da olur. Can olursan ecelin de olur. Var olursan yokun da olur. Ne olduğunu unutma, nereden geldiğini ve daha önemlisi nereye gideceğini aklından çıkartma! Hay’dan gelip Hu’ya gidiyoruz. Bu bir devirdir anlayana. İki kapılı bir handa tapun olsa kaç para eder! Takılma geçici heveslerinin tatlı taleplerine! Ebedi âlemin tutkusunu düşün ve ona göre yaşa! 

Allah gönlüne göre versin Mir’im! Darı istersen tavuksun. Bal istersen arı… Çiçek istersen meyvesin…. Tırtıl istersen kelebek... Mavi istersen gökyüzü... Gece istersen yıldız… Aklına gelensin, diline dolanansın, hayal ettiğinsin, umduğunsun, bulduğun… 

Yere düşersen en parlak taş ol. Cam kırığı olma, can kırığı ol. Cam kesiği olma, can kesiği ol. Uçarsan kuş olduğunu düşün. Kırılırsan taş olduğunu hisset. Değersen keseceğini bil. Konarsan kanatlarını yolacağını… 

Kalbe hürmet göster Kâbe’sidir insanın. Kolunu kır, kafasını; kalbine ilişme sakın. Bünyad etmek yıkmaktan daha iyidir. Deliyi kovma kapında. Veliyi savma başında. Dilenciye sövme yanı başında. Zalimi sevme ayan beyan.   Sarhoşu yerme uluorta. Viranedir belki de hepsinin kalbi. Hüner odur ki bulasın içlerindeki özü. Hakikati görmez kiminin dünya gözü, görür kalp gözü… Mahiyetini bilmez, yaradılışını idrak etmez kiminin aklı. Gönüldür hakkı bulur, sorsan herkes bu konuda haklı! Kiminin gönlü de yasaklı! İdeolojiden pasaklı, hüzünden saçaklı… Fikri olmayanın küfrü var, şiiri olmayanın şirreti var, türküsü olmayanın tükürüğü var. 

Allah gönlüne göre versin Mir’im! Öyle güzel yaşa ki rabbe güle oynaya kavuşasın. Ardından hayırlı dualar duyasın. Sevincinden ağlayasın. Taziyene duranlar hiç de çeksin yasın.  

Biliyor musun, neysen osun. Meleğim diyorsan melek… Şeytanım diyorsan şeytan… Yaşam diyorsan yaşam… Budur senin bu dünyadaki davan. Gerisi inan hep yalan. Biraz da sen oyalan. O yalan, bu yalan, şu yalan! 
Hakikat tektir vesselam.

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol