Elazığ’da basılı yayın yapan 2 dergiden biri olan Telmih dergisinin Genel Yayın Yönetmeni Özer, yerelde yayın hayatına başlayan derginin, Uluslar arası bir dergi haline getirdikleri süreci gazetemize değerlendirdi.
Edebiyata tutkusunun çocukluk dönemlerinde başladığını ifade eden Özer, ’’Çocukluktan gelen bir atılım içerisinde gelişti, bende edebiyat tutkusu. Rahmetli dedemden duyduğum şiirlerle ve anlattığı öykülerle bugünlerimi inşa ettim. Dergicilik ise içimde bir tutku olarak başladı. İlk yazılarıma Balakgazi Lisesinde, Balakgazi dergisinde yayımlanmaya başladı. İlk yazılarımda Onun tadı, onun mutluluğu hiçbir yerde yoktu. Ondan sonra neler yapabilirim diye düşündüm ve Günışığı gazetesinde ilk şiirlerim yayınlandı. Telmih dergisini de üniversite sıralarında kurmaya başladım" diye kaydetti.
EKİBİMİZİN İÇERİSİNDE ENÂNİYYET, ART NİYET, BEN DUYGUSU OLMADI
Derginin bugünlere gelmesinde birlikteliğin önemine vurgu yapan Özer, "Telmih Dergisi 5. Sayısından sonra Asya’dan Avrupa’ya, Avrupa’dan Afrika’ya birçok ülkeye ulaşabilen bir dergi haline geldi. Dergi ekibinin kaliteli olması, uluslar arası düşünebilmesi, fizibilite yetisinin yüksek olması bizi dergicilikte çok ileriye taşıdı. Biz şuuruyla, birliktelik azmiyle yolculuğumuza devam ediyoruz. Ekibimizin içerisinde enâniyyet, art niyet, ben duygusu olmadı. Bunun temel nedeni ise birlikte yapılabilen işlerin güzel olması’’ dedi.
SOSYOLOJİK TEMA "DEPREM" OLDU
Derginin 15. sayısının bölgede gerçekleşen depremin izlerini taşıdığını belirten Özer, sosyolojik bir duyarlılık ile oluşan sayıyı şu sözlerle değerlendirdi: "Telmih dergisi 15. Sayısı ile sosyolojik bir sayı hazırladığımızı düşünüyorum yüzde doksanını depreme ayıran ilk dergi olduk. Sahada olan insanların kaleminden süzülen gerçekliklerle, o anı yaşayan insanlarla birlikte inşa ettik. Eserler, şehrin yaralarını sarmaya başladığı zamanlarda 15 gün gibi kısa bir zamanda bize ulaştı ve yüzlerce eser gönderildi. 128. sayfalık bir dergi oluştu. Onun akabinde korona virüs(COVİD-19) süresi içerisinde Azerbaycan temalı 16. Sayımız çıktı. Azerbaycan sayısı 2 devlet 1 millet olmayı sağlayan, komşuluk duygusunu, birliktelik şuurunu anlatmayı amaçladığımız bir sayı oldu. Azerbaycan ve Türkiye’den önemli isimler dergide yer aldı. Her sayımızda kapağından son sayfasına kadar büyük mücadeleler verdik ve vermeye devam edeceğiz."
YAŞANAN KRİZ DERGİCİLİK SEKTÖRÜNÜ DE ETKİLEDİ
Özer, "Mutfak olarak zengin bir ekibimiz fakat Anadolu'dan Metropollere ve dünyaya seslenmek çok emek istiyor. Türk Dergiciliğin nerede olursa olsun zor günler geçirdiğini görüyoruz. Dünyadaki salgın ve ardından yaşanan kriz dergicilik sektörünüde etkiledi" diye konuştu.
YERELDE DERGİCİLİK TEKNİK BAKIMDAN ÇOK ZOR
Özer, "Elazığ’da yayım yapan 2 dergiden biriyiz ve Uluslar arası yayın yapıyoruz. Usta kalemlerin yanında gençlerin yazılarına yer veriyoruz ve bunun içinde çok mutluyuz. Yerel de dergicilik teknik bakımdan çok zor. İstanbul’da, Ankara’da, İzmir’de dergicilik yapanların daha şanslı olduğunu biliyorum. Çünkü dağıtımları olsun reklamları olsun fizibiliteleri olsun daha iyi bir şekilde tamamlanıyor. Emek, mücadele, azim de ise eşit bir yapıya sahip olduğumuzu düşünüyorum. Dediğimiz gibi Anadolu’da dergicilik zor ama tadına doyulmayacak bir gerçeklik." ifadelerini kullandı.
