DEZA-PAR Elazığ İl Başkanı Nihat Ateş İlgili kanun maddesini açıklayarak şu ifadelerde bulundu ;"7269 sayılı Umumi Hayata Müessir Afetler Dolayısıyla Alınacak Tedbirlerle Yapılacak Yardımlara Dair Kanunun 2. maddesi;
'Su baskınına uğramış veya uğrayabilir bölgeler, İmar ve İskan Bakanlığının teklifi üzerine Devlet Su İşlerinin bağlı bulunduğu Bakanlıkça; yer sarsıntısı, yer kayması, kaya düşmesi ve çığ gibi afetlere uğramış veya uğrayabilir bölgeler ise, İmar ve İskan Bakanlığınca tespit ve bunlardan şehir ve kasabalarda meydana gelen ve gelebileceklerin sınırları imar planına, imar planı bulunmıyan kasaba ve köylerde de belli edildikçe harita veya krokilere işlenmek suretiyle, afete maruz bölge olarak İmar ve İskan Bakanlığının teklifi üzerine Bakanlar Kurulunca kararlaştırılır ve bu suretle tespit olunan sınırlar, İmar ve İskan Bakanlığının isteği üzerine ilgili valiliklerce mahallinde ilan olunur.' hükmünü amirdir.
Erzincan depreminden sonra Bakanlar Kurulu kararı ve Cumhurbaşkanı'nın onayı ile Erzincan, zikredilen Kanun hükümleri çerçevesinde "afete maruz bölge" olarak ilan edilmiş ve 3838 sayılı ek kanun ile sorunların çözümüyle ilgili geçici özel kanunlar çıkartılmıştı.
7269 sayılı Kanunun 2. maddesinde "afete maruz bölge" ifadesinin yer almasına karşın, Elazığ depremi sonrasında CHP tarafından, Elazığın afete maruz bölge ilan edilmesi yönünde TBMM Başkanlığına sunulan önerge genel kurulda, AKP ve MHP'nin oylarıyla reddedilmişti. Hatta İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile Elazığ milletvekilleri, "Kanunlarda böyle bir ifade yoktur" diyerek Elazığın afete maruz bölge olarak ilanına tepki göstermişlerdi. Ayrıca, iktidar partisine mensup milletvekillerinin afet yönetiminde başarısız olduğunu dile getiren gazetecileri, Elazığ'ı terketmekle tehdit eden AKP İl yönetimine, şehri terketmesi gerekenlerin afet yönetiminde başarısız olan AKP'li siyasetçi ve bürokratların olduğunu hatırlatmak isteriz "
Rize Güneysudaki sel felaketinden sonra Cumhurbaşkanı Erdoğanın "burayı afet bölgesi ilan ediyoruz" dediğini hatırlatan Ateş, "Elazığlı siyasetçilere soruyoruz. Cumhurbaşkanının bugün sarfettiği sözler mi doğru yoksa sizin o günlerde söyledikleriniz mi doğruydu?"
Devletin vatandaşları arasında ayırım yapmaması gerektiğini ifade eden Ateş sözlerini şöyle sürdürdü.
"Giresun'un Dereli İlçesindeki selden dolayı esnafa 50 bin lira hibe verilmişti. Elazığ'da ise esnafa 50 bin lira kredi verilmişti. Elazığ kamuoyu bu uygulamağa tepki gösterince de AK Parti milletvekilleri; 'Giresun'da mağdur sayısı az, Elazığ'da fazla olduğu için böyle bir uygulama yapıldı.' şeklinde beyanda bulunmuşlardı."
Geçtiğimiz hafta Rize'nin Güneysu ilçesinde sel felaketinde hayatını kaybeden 6 yurttaşımıza Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı dileğinde bulunan Dezapar İl Başkanı sözlerini şu şekilde noktaladı;
"Buradan Sayın Cumhurbaşkanına da seslenmek istiyorum. Cumhurbaşkanı bir bölgenin değil tüm ülkenin başkanıdır. Bölgeler arasında ayrımcılık yapamaz. Rize Güneysu için afet bölgesi kararı verilebiliyorsa, Elazığ için de bu yönde bir karar verilmeliydi. Giresunlu esnafa hibe verililebiliyorsa; Elazığlı esnafa da hibe verilmeliydi. Elazığ kan ağlıyor. Şehir 20 yıldan önce yaralarını saramaz. Bu nedenle Elazığ'a pozitif ayrımcılık yapılmalıdır."
