Gençlerde ve yetişkinlerde ki depresyon belirtilerine değinen Psikolog Beril Erkan, "Gençlerde ve yetişkinlerde belirtiler ortak. Belli başlı belirtileri son bir haftada gözlemleye biliyorsak öfke veya depresyon bozukluğunu işaret ediyor.” dedi.
ÖFKE VE DEPRESYON FARKLI
Öfke ve depresyonun farklı kategoriler olduğunu söyleyen Psikolog Beril Erkan, “Depresyonda son bir hafta içerisinde süregelen mutsuzluk hali, kişilerin gün içerisinde ağlamalarına engel olamaması, sosyal hayatlarından çekindikleri, günlük aktivitelerini yapmaktan uzaklaşmaları hatta bazen yataktan çıkamamak gibi sürekli uyku hali son bir haftada görülüyorsa yetişkin ve çocuk ayırmaksızın depresyon var diyebiliriz.” diye konuştu.
"DEPRESYONU MUTSUZLUK DİYE TANIMLAYABİLİYORUZ"
Psikolog Beril Erkan, öfke konusunda tanı konulması için psikologa başvurulması gerektiğini belirterek, “Öfke farklı bir süreç, öfke de belirli bir tanı kriterleri koyamıyoruz. Nedeni ise öfkenin farklı yansımaları var. Depresyonu mutsuz diye tanımlayabiliyoruz ama öfke bazen fiziksel, bazen sözel, bazen bir nesneye, bazen bir kişiye yönelik olabildiği için öfkeyi tam olarak tanımlayamayız. Belirli kriterleri vardır. Yaklaşık son bir haftada kişilerin kontrol edemedikleri sinirlilik durumu, bazen nesnelere yönelik şiddet eğilimi, kişilere yönelik doğrudan bir sinir girişimi ya da kendilerine yönelik sinir girişimi olabiliyor. Bunlarda bize öfke kontrol bozukluğunun soru işaretini uyandırıyor, ama tabi kişiyi daha detaylı tanımak, daha detaylı değerlendirmek gerekiyor direkt olarak öfke kontrol problemi vardır diyemeyiz. Kişinin kişiliğini de göz önünde bulundurmamız gerekiyor” dedi.
"ONLARI ANLAMAKTAN YANA TUTUM SERGİLEMEMİZ GEREKİYOR"
Özellikle ergenlik döneminde bireyin çeşitli duyguları bir arada yaşadığına dikkat çeken Erkan, şu ifadelere yer verdi, “Ailelerin ergenlik dönemindeki bireyle çatışması hiçbir zaman bir sonuç getirmiyor. Kişiler kendi ergenlik dönemlerinden de yola çıkarak bunun farkına varabilirler. Ailelerin sürekli kontrol hali, sürekli çatışma hali aksine bir tesir yaratıyor. Dolayısıyla Ilımlı ve orta yolu bulmak konusunda içsel motivasyonla ilerlemek gerekiyor. Onlara doğru bulmaları konusunda uyarılarda bulunabilir, her ailenin kendisine göre kuralları olabilir. Bu noktada onların öfkelerini artırmak o dürtüsel davranışlarını artırmaktan ziyade, onları biraz daha sakinleştirebilecek, onları anlamaktan yana tutum sergilememiz gerekiyor. ”
AİLEYE BÜYÜK GÖREV DÜŞÜYOR
Psikolog Erkan, Ergenlik döneminde ailelere önemli bir rol düştüğünü kaydederek, “Bizlere gelen ergenlik döneminde ki birçok gencin tek talebi anlamak, anlaşılmak. Ailemiz tarafından anlaşılmak, arkadaşlarımız tarafından anlaşılmak. Arkadaş çevresi neden ediniriz. Anlaşılabildiğimiz için. Ergenlik dönemlerinde de arkadaşlarımıza yönelmemizin sebebi bizleri daha iyi anladıkları için. Ergenlik döneminde de ailelerimiz bu konuda bizi anlamaktan uzak kalıyorlar. Sürekli çatışma yaşıyorlar dolayısıyla çocuklar evden uzaklaşarak arkadaş ortamına yöneliyorlar.”ifadelerine yer verdi.
"ÖFKE, DUYGUMUZU KONTROL EDEMEMİZDEN KAYNAKLANIYOR"
Öfkenin son günlerde artışa geçtiğini söyleyen Psikolog Beril Erkan, “Öfke tüm insanlarda artışa geçmiş durumdadır. Sosyal medyaya yansıması ve gazete haberlerinden görebiliyoruz. İnsanların öfkeyi gösteriş biçimleri giderek sivrileşmeye başlıyor. Bunun temel sebebi toplumsal anlamamaktan ve anlaşılmamaktan uzaklaşmamız. Örneğin kadına yönelik şiddet, diğer canlılara yönelik şiddet öfke duygumuzu kontrol edemememizden kaynaklanıyor. Öfke, kontrol edilebilen bir duygudur. Öfke sorunu yaşayan kişi, bu durumu bastırmak ya da yok saymak yerine bir uzmana başvurarak bu yıpratıcı duyguyu yönetebilir." diyerek sözlerini tamamladı.
