Genel Başkan yardımcısı Cezmi Orkun açıklamasında ,”
Günümüzde insanlar; birilerine karşı olan güven duygusunu manevi değil maddi duygular üzerine inşa etmiş durumdadır.
Güven duygusunun yitirilmesinde demokrasi ve özgürlükler üzerindeki kısıtlayıcı sebeplerle birlikte para da önemli etken olup Yoksulluk, yasaklar, yolsuzluk ve ülkemiz ekonomisinde eşitlik karşıtı uygulamalar ile yönetenlerin vatandaşlar arasında ayrımcı tutumları güvensizliğin temelini oluşturmaktadır.
Yapılan araştırmalarda ekonomik sıkıntıların az olduğu gelişmiş ülkelerde güven duygusunun daha fazla olduğu gözlenmiştir. Buda güven duygusunun para ile doğru orantılı olduğunu gösterir.
AK Parti iktidarı boyunca ranta dayalı olarak, birçok yasada olduğu gibi yaklaşık 200 kez değişikliğe uğratılan Kamu İhale Kanunu(KİK) gibi uygulamalar yanında milletimizin ekonomik sıkıntılarının çözümünde yalnızlığa itilmesi, vatandaşların devlete olan güven duygusunu zedelemiştir.
AK Parti hükümetine, Güven duygusunun kaybedilmesi;
- Hukuk sistemini alt üst ederek, hukuğun üstünlüğü değil üstünlerin hukuku anlayışını hakim kılması,
- Vadandaşlar arasında ayrılıkçı tutumlar sonucu adaletin doğru şekilde işlememesi,
- Tarım,Turizm, Sanayi, Küçük Esnaf, Bakkal, Kahveci, Lokanta işleticilerini yanlış ekonomi politikaları sonucu mağdur etmesi,
- Emeklinin, çalışanın milli gelirden hakkı olan oranda pay vermemesi,
- Denetim mekanizmalarını devre dışı bırakması,
- Yeni sistem sayesinde Güçler ayrılığını ortadan kaldırması v.s.
Gibi hususlarda yaptığı uygulamalar sonucudur. 2000 li yılların öncesinde rüşvetçi, hırsız kişiler parmakla gösterilirken, günümüzde dürüst insanların parmakla gösterildiği böyle bir ortamda vatandaşta güven duygusu kalır mı?
Hukukun keyfiyet arz ettiği bir ülkeye yabancı yatırımcının güveni olur mu? Bugün yabancı yatırımcının ülkemizde yatırım yapmamasının en büyük sebebi bir gün mallarıma el konulursa ben hakkımı nasıl arayacağım endişesinden kaynaklanmaktadır. Siyasilerin, gazetecilerin dövüldüğü bir ülkeye hangi yabancı gelir? Elbette var olan yabancılar da ülkeyi dövizleriyle birlikte terk ederler ki öyle oluyor. Çünkü para korkaktır. Ekonomisi istikrarsız olan ülkemizden kaçması da doğaldır.” Diye konuştu.
GÜVEN DUYGUSU YOK EDİLDİ
Doğru Parti Genel Başkan yardımcısı Cezmi Orkun vatandaşın güven duygusunu kaybettiğini ifade ederek, “ Elektrik, doğalgaz gibi vatandaşın zorunlu ihtiyaçlarına yandaşları korumak adına zam yaparak kazıklarsanız vatandaş bu yönetime güven duygusunu nasıl korusun? Rüşvet yiyen siyasetçilerin ve bürokrasinin araştırılmasının önüne geçilmesi yani rüşvetin normalleştirilmesi olaylarını gören, okuyan, izleyen vatandaşlarda güven duygusunu beklemek ne kadar doğru?
Milletini kazıklayan yönetim, vatandaşın devlete olan güven duygusunun zayıflamasına sebep olmaktadır. Yapanın yanına kar kalıyor anlayışının hakim olması sağlanıyor.
Güvenin olmadığı bir ülkede barış, kardeşlik, manevi ve maddi değerler önemini yitirmekte bana değmeyen yılan bin yıl yaşasın anlayışı hakim olmaktadır. Oysa milletimizin bu anlayışı kabul etmediğini biliyorum fakat korku iklimi ile iktidar karşısında çaresizlik içerisinde kaderine razı olan bir toplum oluşuyor.
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak, Gerçek maliyetlerinin kat kat fazla bedellerle hasta garantili şehir hastaneleri, geçiş garantili otoyol, yolcu garantili havaalanı, araç geçiş garantili köprü projelerini yandaş müteahhitlere verip garanti edilen bedelleri benim verdiğim vergiden ödeyen hatta gelecek 30 yılımızı yani torunlarımızın geleceğini ipotek altına alan böyle bir iktidara nasıl güvenebilirim.
Oysa geleceğimizi ipotek eden bu uygulamalar için ödenen faizlerle devletin kendisi kat kat fazla hizmeti vatandaşların ödediği bu vergilerle gerçekleştirmenin mümkün olduğunu yöneticilerin kendisi de elbette biliyorlar. Ancak; hala özelleştirme ve YİD modellerinde (Kamu İhale Kanunu’nun 21/b maddesi uyarınca verilmesi) ısrar edilmesi düşündürücüdür.” Dedi.
MİLLETİMİZİ APTAL YERİNE KOYMAK SİZCE DOĞRU MU?
Orkun, milletin aptal yerine konulmasının doğru olmadığını belirterek, “
AK Parti iktidarı yöneticileri; Yandaş şirketlerin kamu-özel işbirliği çerçevesinde yapımını üstlendikleri projeler için temin edilen hazine garantili dolar ve Euro ödemeli kredilere garanti ödemelerinde aksama söz konusu olmamasına rağmen; Devletin bir kuruşunu harcamadan biz bu hizmetleri yaptık söylemlerini sık sık duyarız. İyi de verdiğiniz garantiler nedeniyle yandaş müteahhitlere ödediğiniz
PARA DEĞİL DE PUL MU?
Bazı yapıların Devletimiz kurumlarında hakim olma çabalarının desteklenmesi, yasal kurumların, kanunla kendisine verilen yetkilerini aşması, bürokraside liyakatın yerle bir edilmesi ülkemizin geçmişte yaşadığı tehlikenin hala var olduğu duygusu vatandaşlarımızı kuşkulandırmasın mı?
Tüm olumsuz ortamlar bile aslında vatandaşın devlete olan güveni sarsmamalı diye düşünebilirsiniz. Milletimiz en çaresiz olduğu dönemlerde bile bir an olsun güvensizlik duygusuna kapılmamıştır.
Doğru, ancak o çaresizlik içerisinde milletine yalan konuşmayan, milletini algı operasyonları ile yönlendirmeye çalışmayan ve belki de en önemlisi milletin menfaatlerini her şeyin önünde tutan bir yönetim vardı. Bugün öyle mi? Bugün öyle olmadığı için vatandaşlarımız güven sorunu ile karşı karşıyadır.
Devletine olan güven duygusunun yitirilmesi milletin kendisini temsil edecek bir iktidar tarafından yeniden tesis edileceği inancındayım.
AK Parti iktidarının vatandaşın güvenini kaybettiği, muhalefet partilerinin vatandaşa güven vermediği bu siyasi atmosferde vatandaşın güveneceği bir parti arayışı içerisinde olduğu yapılan araştırmalardan açıkça görülmektedir.
İşte o güven duygusunu milletimizle birlikte, DOĞRU sözler, DOĞRU politikalar, DOĞRU uygulamalarla DOĞRU PARTİ olarak yeniden tesis etmek istiyoruz.” Diye konuştu.
