. Her yıl okulların açılış döneminde dolup taşan kırtasiyelerde bu yıl yoğunluk yaşanmadığı görüldü. Deprem ve koronavirüs nedeniyle sıkıntılı günler geçiren Elazığ esnafı, bu süreçte bir türlü toparlanamadı.
ELAZIĞ KENDİNE GELEMEDİ
Elazığ'da kırtasiye işletmeciliği yapan Mustafa Batı, deprem ve pandeminin yarattığı olumsuzlukla mücadele ettiklerini belirterek, "Depremden sonra şehir hala bir türlü toparlanamadı. Kendine gelemedi. Şehrin her yerinde yıkımlar var bizim bulunduğumuz sokak Vali Fahri bey Caddesi esnafların olduğu bir cadde 5 gün önce cadde trafiğe kapatıldı. On gün boyunca biz bundan çok kötü etkilendik. Bir bina daha var yıkılacak. Yarın da onu için kapanacak ve biz bundan yine çok kötü etkileneceğiz. Tabi pandemi her sektörü etkilediği gibi ticari hayatı olumsuz etkiliyor ve biz doğrudan nasibimizi alıyoruz. Şu anda görüyorsunuz piyasanın koşulları ne kadar ağır. Okulların açılmaması bizi direk etkiliyor. Diğer sektörleri de mutlaka etkiliyor ama biz okulla bağlı bir sektörüz. Bu nedenle çok ciddi etkileniyoruz. Biliyorsunuz şu anda okullarımızı açamıyoruz. Açamamanın yanında bir belirsizlik var bu belirsizlikte birçok ciddi manada olumsuz etkilemekte. Biz bakanlığımızı dört gözle bekliyoruz. Ne olacak diye? Çünkü okulların açılacağı hafta hazırlanıyoruz. İki gün kala okullar uzaktan eğitime geçiyor. Öyle olunca olumsuz etkileniyoruz. Okul çantası şu anda biz satamıyoruz. Yok gibi bir şey. Zaten depremden ötürü okullar geç başladı. Tam rahat edeceğiz derken bir hafta sonra pandemi çıktı. İkinci dönem zaten okullar açılmadı. Okullar olmadığı için şu anda satış yapamıyoruz. " dedi.
İLLER ARASINDA AYRIM YAPILMAMALI
Afet nedeniyle Giresun'a yapılan 50 Bin TL Hibe yardımının Elazığ'daki esnaflara da yapılması gerektiğini belirten Batı, "Giresun da bizim bir şehrimiz, Elazığ da bizim bir şehrimiz. Mutlaka ayırım yapılmaması lazım yetkililerde mutlaka inceliyorlardır. Elazığ’ın haklı taleplerini mutlaka gündemlerine alıyorlardır ben öyle düşünüyorum. Benim ilgilendiğim konu şu siz Elazığ’daki ve Giresun’daki esnafa yardım yapacaksanız tüm esnafa 50 bin lira dağıtmak, para vermek çok adil bir şey değil. Yani esnafı bir tutup hepsine 50 bin lira vermek, yardım yapmak veya borç vermek çok adil değil. Burada yapılması gereken bir esnafın ticari hacmini, cirolarını, çalıştırdıkları personel sayılarına göre değerlendirmek lazım. Yani 50 bin lira bir işletmeyi üç ay kurtarabilir ama bazı esnaflar için 50 bin lira çerez parası ya da sadece mutfak masrafı olabilir. Bunlar hep gözden kaçırılıyor. Destek verecek esnaf ve firmaları buna göre değerlendirmek gerekiyor. " diye konuştu.
